Robot Nedir? Ansiklopedilerin ve sözlüklerin çoğu, robot kelimesini bir insanın yaptıklarını yapabilen,bu işleri kendinden umabileceğiniz makine karşılığıyla açıklamaktadır. Çalışabilecek kendine verilen işleri yapacak ve bir insan gibi düşünen, hareket eden bir makine yapmak fikri yeni değildir. 1768 yılında, Woligang von Kempelen adındaki bir Alman, otomatik bir satranç oyuncusu yaptığını açıklamıştı. Bu makine-adam, bir masanın başında oturtulmuş büyük boy, kurgulu bir manken görünüşündeydi. Otomatik hareketlerle, Avrupanın en iyi, en usta satranç oyuncularına karşı oyunlar çıkarıyordu.
Robot Nedir?
Yaşadığımız modern ve uygar çağda, robot, kelimesi bir umut ve yarına güven hissiyle beraber,hala belirli ölçüde bir korku da vermektedir. Umut ve güven hissi tıpkı insanlar gibi çalışacak, böylece insanların hayatını daha rahat ve mutlu kılabilecek makinelerin yapılacağı düşüncesinden doğmaktadır Korku ise,güçlü, çok gelişmiş yapıda teknik üstünlüklere sahip robotların, günün birinde dünyayı ele geçirmeleri, insanları kendilerine köle yapabilecekleri nedeniyledir.
Sonradan, Kempelenin bir düzenbaz olduğu anlaşıldı. Masanın iç tarafında,çok iyi satranç bilen bir cüce vardı Sözde kukla-satranç oyuncusunun yerine aslında bu cüce oynuyor, özel kollar ve levyelerle satranç taşlarını hareket ettiriyordu.
Oysa günümüzde bu robot satranççı fikri gerçekleştirilmiştir. Öyle ki, bunlar usta oyuncuları yenmekte, sonra da ilginç bir oyun oynadık, teşekkür ederim. Bir dahaki oyunda, sizin galip geleceğinizi umarım yazılı bir mesaj bile vermektedirler. Yapma varlık anlamına kullanılan robot kelimesi, Çek dilindeki robotnick deyiminden gelmektedir
Eski çağlarda, kölelere tutsaklara bu isim verilirdi. Modern dillere 1922 yılında Çek yazarı Çapekin Rossumun Evrensel Robotları adını taşıyan piyesiyle geçmiştir. Karel Çapekin piyesinde, bütün işler insana benzeyen makineler robotlar, tarafından yapılmaktadır. Rossum, çok sayıda bu makine-adamlardan imal eder Yeryüzünde her şey yoluna girmiştir
Günün birinde, robot yapımcısı, daha üstün, insanlar gibi duyan, duyguları olan robotlar yapmak düşüncesine kapılır. Bu düşüncesini gerçekleştirdiği zaman, robotlar, insanlara karşı ayaklanır,dünya üzerinde egemenliği ele geçirir ve bütün insan soyunu yok ederler. Görüldüğü gibi, robotlara karşı duyulan korku bu düşünceden kaynaklanmaktadır.
Karel Çapekin piyesinden beri, robotlar hayal bilim turu romanların çoğunda ana karakter durumundadır. Günümüzde, robotlar artık hayal ürünü, sırf kağıt üzerinde yazıyla yaratılan tipler, kahramanlar olmaktan çıkmıştır. Fabrikaları çalıştıran, çeşitli dillerden çeviriler yapan, hesaplamalar ya da tahminler yapan, roketlerin yolunu, hareketlerini düzenleyen ve kontrol eden robotlar vardır.
Robotların, çoğu, resimli romanlarda, filmlerde gördüğümüz gibi değişik metallerden yapılmış, bir bakıma insanı andıran görünüşte değildir. Bunların biçim ve yapılarında, kullanılacakları işe uygunluk esas tutulur. Bir bakıma, çamaşır, bulaşık makinelerini, otomatik kahve pişiricileri, elektrik ocaklarını ve benzerlerini de robot olarak sayabiliriz.
İnsanlar için tehlikeli olan işleri yapan robotlar da mevcuttur. Bu tür robotların en ünlüsü, uzaktan kontrolle çalışan, Mobot adındaki makinedir. Mobotun kolları yaklaşık olarak iki metredir. Çelik dişli kıskaçlar halinde elleri,körüklü dirsekleri ve kaplama, oynak yerleri olan omuzları vardır. iki göz yerine iki televizyon kamerası alıcı cihaz monte edilmiştir. Kolları ve gözleri hariç, Mobot tekerlekler üzerinde büyük, metal bir sandık görünüşündedir. Mobota, yüzü aşkın kumanda kanalında çalışan kontrol kabloları bağlıdır.