Mızrak Nedir? Tahta saplı, sivri uçlu, avcılıkta ve savaşta kullanılan antik bir silahtır. Ucundaki sivriltilmiş sert uç (taş, kemik, ateşte sertleştirilmiş ahşap ya da metal), tahta sapa eklenmiştir. En sık görülen mızrak başı bıçak şeklindedir. Uzun ince silahlar arasında en yaygını mızraktır ve uzun mızrak, kargı, teber gibi silahların da atası olarak nitelendirilir.
Mızrak Nedir?
Hafif veya ağır olup elle, dururken, koşarak veya fırlatıcı ile atılır. Mekaniğe göre mızrak fırlatmada hızın yarısını son el hareketi yapar. Askerlikte ve avcılıkta eski çağlarda kullanılan mızrak, cirit adıyla Olimpiyat Oyunlarına da girmiştir.
Yunanistanlıların Büyük İskender döneminde kullanıldıkları bilinen boyu üç buçuk metreye ulaşan atları devirmekte kullanılan mızrak türü genelikle gümüş mızrakçılarca kullanılıp çok yaygın olarak kullanılmaktadır.
Mızrak Ne Demek?
Çeşitli özellikleri açısından birçok isim alan (aş.bk.) mızrak türü silâhlara genel olarak rumh (çoğulu rimâh, ermâh) denilmektedir. En eski silâh türlerinden ve av aletlerinden biri olan mızrak, Yontma Taş devrinden itibaren dünyanın çeşitli bölgelerinde ortaya çıkmış ve yerine göre, meselâ bazı Afrika yerlileri tarafından ucu sivriltilmiş düzgün fidan gövdelerinden veya ağaç dallarından, Eskimolar tarafından deniz gergedanı (narval) dişinden tek parça halinde yapılmıştır. Bir tarz olarak geliştirilmiş tek parça dökme demir ağır mızraklar da bulunmaktadır (Memlükler’in kullandığı bazıları altın kakmalı demir mızraklar gibi). Çivi yazılı Hitit tabletlerinde mızrak, ağır mızrak ve altın kaplama mızraklardan bahsedilmekteyse de arkeolojik buluntular ve tasvirî sanat eserleri ağır mızrakların yekpâre oluşundan değil temrenlerinin büyüklüğünden dolayı bu adı aldığını göstermektedir. Esasen tek parça demir mızraklar demirin bollaştığı ve döküm tekniğinin geliştiği milâttan önce I. binyılın sonlarına doğru ortaya çıkmıştır.
Mızrak Ne Anlama Gelir?
Mızrağın özellikle çölde yaşayan Araplar için ayrı bir önemi vardı. Çünkü onu diğer milletlerden farklı biçimde kızgın çöl güneşinden korunmak amacıyla gölgelik direği olarak da kullanıyorlardı. Her Arap’ın toplumdaki yerine ve malî gücüne göre bir mızrağı bulunurdu. Fakir bedevîler normal ağaç dallarından, zengin bedevîler ise Hindistan’dan gelen kıymetli ağaçlardan yapılmış mızraklara sahiptiler. Mızrak yapımına en uygun ağaç “neb'” veya “şevhat” denilen, sağlam ve sert olmasının yanı sıra doğruluğundan dolayı da düzeltmeye ihtiyaç göstermeyen bambu türü içi dolu kamışlardı.