Kilis Coğrafyası
ortalama yükseltisinin fazla olmadığı680m. bu sahanın değişik kısımları arasında büyük yükselti farkları bulunmamaktadır. genel durumu bozan küçük istisnalar gözönünc alınmadığında, saha, kuzeybatı, kuzey ve kuzeydoğudan daha yüksek kısımlarla çevrili korunmuş bir güney yamaç özelliği gösterir
kilis ili, güneydoğu anadolu bölgesinde, hatay-maraş oluğu ile fırat ırmağı arasında uzanan gaziantep platosunun güneybatı kısmında, türkiye-suriye sınırı boylarında 360 k enlemi ve 32° d boylamı değerleri arasındadır. bu konumuyla saha, akdeniz ve güneydoğu bölgeleri arasındaki geçiş kuşağı üzerinde bulunur.
1995 yılında il statüsüne kavuşan kilisin sınırlan, güneyden türkiye-suriye sınırı, batı ve kuzey batıdan islahiye, kuzey ve kuzeydoğudan gaziantep merkez ve doğudan oğuzeli ilçeleriyle çevrilidir.
il alanı 1521 km2 kadardır. ilin merkezini oluşturan kilis, suriye sınırı yakınında sınıra uzaklığı 5 km. plato kenarına tutunmuş, antep-halep yolunun geçtiği eski bir yerleşme yeribağ bahçelik sokakları dar ve dolambaçlı bir şehirdir.
dağlık alanlar coğrafi yönden kilis yöresi olarak adlandırılabilecek olan bu saha batısında yer alan hatay-maraş oluğu içerisindeki islahiye ovasından kurt dağlarıyla ayrılmaktadır.güneyde suriye sınırı yakınında kuzey-güney yönlü olan bu dağlık kuşak daha kuzeyde kuzeydoğu-güneybatı yönünü almakta ve kuzeybatıdan sınırlandırmaktadır.
güney ucunda, türkiye-suriye sınırının üzerinden geçtiği darmik dağından başlayarak kuzeye doğru hazil,karruca, kartal, büyük arapdede ve sof dağlarıyla devam eden kuşağın yükseltisi 1250m. civarındadır. kütlenin en yüksek noktasını teşkil eden sof dağı ise 1496m. yükseltidedir. kuzey kısımları daha sarp olan bu dağlık sahanın suriye sınırına doğru olan güney ucu plato görünümü kazanmış olup nisbi yükseltileri gaziantep plato su tarafında 500 m. kadar olduğu halde, hatay – kahramanmaraş oluğu tarafında 750m.nin üzerindedir.
güneydoğu torosların ön sıralarını oluşturan bu dağlık kuşağın yapısını tortullarla karışık halde bulunan serpantinler ve yer yer bazaltlar meydana getirir. örneğin darmik, büyükikiz ve karlıca dağları bazaltik konilerdir. daha kuzeydeki arapdede dağı ise lütesiyen kalkerlerinden müteşekkildir. çevresine göre sert kütleler den oluşan bu sahalar gaziantep platosunun yüksek kısımlarını oluşturmuşlardır.
arabistan bloku ile hatay-maraş grabeni arasında doğudan ve batıdan faylarla sınırlanan bu dağlık alanın oluşumunda tektonik yükselmelerin rolü vardır. kütlenin hatay, -maraş grabenine bakan batı yamaçlarında yer yer asılı vadilerin olduğu afrin vadisi, orta çığırında belenözü köyü yakınında daha dirençsiz olan yapıyı aşındırdığı ve alttaki sert kretase kalkerlerine dalarak gömük menderesler oluşturduğu gözlenmektedir.
böylece bu dağları, amanos dağları kadar belirgin olmamakla birlikte bir horst olarak değerlendirebilmek mümkündür platoluk alanlar kilis ovası ve diğer küçük ölçülü düzlükler dışında kalan çok geniş kısım platolardan oluşur.bu platolar litolojileri ve tarımsal değerleri bakımından farklı iki tipe ayrılırlar
bazalt platoları bu platolar afrin vadisi doğusunda kilis ovası ve yavuzlu köyü çevresindeki düzlükler ile balık ve sinnep suları arasındaki dar alanlı düzlükler dışında sahanın tamamını işgal etmektedirler.
batıda afrin çayı, güneyde kilis ovası, doğuda balık ve sinnep sularıyla kuzeyde afrin çayının küçük bir kolu arasında uzanan doğu kesimdeki geniş bazalt plato su, kabaca kuzey-güney yönünde olan bir dikdörtgene benzer. platonun afrin çayı tarafından derince yarılan batı yamacı oldukça dik olduğu halde,doğusu güneydoğuya doğru hafifçe eğimler ile tedricen alçalır.
platonun kuzeyindeki geniş bir saha hafif engebeli ve kış mevsiminde sığ gölcüklerin oluştuğu yeknesak bir topografya arz etmektedir.buna karşılık platonun güney kısmı sinnep suyunun doğu-batı yönlü kolları ve kilis ovası üzerindeki kuzeybatı-güneydoğu yönlü akpınar çayı tarafından derince yarılmıştır.
bugün kilis ovasının bulunduğu kısmın doğu-batı yönlü bir fayla çökmesi sonucu plato yükselmiş olup, olması gereken eğim hafif te olsa her iki taraftan orta bölüme doğru yönelmiştir.
diğer platolar bunlar parçalar halinde sahanın çeşitli kısımlarında bulunurlar.afrin ve sabun suları arasında en geniş yayılış alanına sahip olan bu platolar hafif engebeli düzlüklerden oluşmuş ve üzerlerindeki bazalt örtünün aşınmasıyla ortaya çıkmış eski aşınım yüzeyleridir. tektonik yükselmelerin de etkisi ile üzerlerindeki bozalt örtünün aşınması ile ortaya çıkmış eski aşınım yüzeyleridir. tektonik yükselmelerin de etkisi ile üzerlerindeki vadilerin derinleşmesine bağlı olarak bazı kısımlarında parçalı bir görünüm kazanmışlardır.
düzlük alanlar kilis ovası tektonik kökenli bir ovadır.daha önce de belirtildiği gibi güney kısmının düşey atılımlı bir fayla çökmesi sonucu platodan aşındırılan malzemelerin bu kısımda birikmesiyle oluşmuştur.
yaklaşık 100-110km2lik bir alana sahip olan ovanın denizden tahmini yüksekliği 600-650m. civarındadır. kilis ovası, doğusundaki elbeyli ovasından geniş bir bazalt eşiğiyle ayrılmıştır. akpınar deresi ova üzerinde güney-güneydoğu yönüne akarak aynı yönde uzanan bir birikinti yelpazesi oluşturmuştur. kuzeyden 950-1000 m. yükseklikteki bazalt platosu,doğudan sinnep suyu ve güneyden suriye sınırı tarafından kuşatılan ovanın doğu-batı yönünde uzunluğu 12-15km., kuzey-güney yönündeyse 6-8 km.dir.yükseltisi güneydoğuda sinnep suyunun sınırı aştığı kesimde 500m. civarında iken kuzey ve kuzeybatıda 850m.kadardır.kilis ovası ile kuzeydeki plato alanı arasında daha eğimli olan etek düzlükleri uzanır.
kilis ovası dışında sah adak i önemli sayılabilecek düzlüklerden birisi elbeyli ovasının doğu kısmını oluşturan ve yaklaşık 70 km’lik bir saha kaplayan yavuzlu köyü çevresindeki düzlüklerdir. diğeri balık ve sinnep suları orta çığırları arasında kabaca 60 km’lik bir alana sahip olan karamelik, çörten, kürtüncük, yılanca ve polatbey köyleri arasında yer alan düzlüklerdir.
iklim özellikleri kilis ilinin iklimi genel karakterleri itibariyle akdeniz iklimi içerisinde kalır.akdeniz iklim bölgesi,akdeniz havzasının genel atmosfer dolaşımı içerisindeki yeri gereği yazın çoğunlukla tropikalkışın ise kutupsal hava kütleleri gibi birbirinden farklı özellikler gösteren hava kütlelerinin tesirinde kalır.yazın oldukça etkili olan ve tarihi devirlerden beri eteziyen olarak tanınan hava hareketiyörede etkili olmadan önce, akdeniz üzerinden geçerken az da olsa nem kazanıp, amanos dağlarını geçerken soğuduğundan bu devrede sıcak ve nisbi nemi düşük olan ilde, serin-nemli etkisiyle bilinir ve garbi olarak adlandırılır.
kilis yöresi,ikliminin asıl karakterlerini belirleyen dinamik koşullar üzerinde az çok değişikliğe yol açan coğrafi faktörler yönünden ise şöyle bir durum dikkati çeker.kilis ili konumu gereği akdeniz kıyı bölgesi ile güney doğu anadolu bölgesi arasında yer alır. kışın akdenizden doğuya doğru hareket eden hava kütleleri,amanos dağları engelini aşarak hatay-maraş grabeni üzerinde alçalırlar. daha az etkili olmakla birlikte kurt dağları üzerinde yerden yükselir ve gittikçe alçalarak kilis ovasına ulaşırlar. bu hareketler esnasında hava kütleleri geçtikleri yerlerin yükseltileri ve denizden uzaklıkları ile orantılı olarak nemlerini ve nispeten özelliklerini kaybederler.
topoğrafik özelliklerin iklim üzerinde etkilerine kısaca değindikten sonra karasallık konusuna da birkaç cümleyle temas edilebilir.en sıcak ve en soğuk ay ortalaması arasındaki farkakdeniz kıyısındaki istasyonlarda 20 nin altında iken,akdenize yaklaşık kuş uçuşu 60-80 km uzaklıkta olan kiliste 226 dır.kilis ilinin etkilendiği denizle arasında az bir meşale bulunmasına karşılık, nispeten yüksek dağ kütlelerinin ayırıcı etkisi nedeniyle deniz etkisinin, denize uzaklığıyla orantılı olarak hissedilmediği görülür.
iklim elemanları sıcaklık 1960-1985 arası 26 yıllık devre dikkate alındığında yıllık ortalama sıcaklık kiliste 16.80 dir.kış mevsimi ortalama sıcaklıkları 3.60 ile 6.5 arasında değişir. yaz mevsimi sıcaklık ortalaması 25 derecenin üzerindedir.geçiş mevsimlerinden yazı takip eden sonbahar,kışı takip eden ilkbahardan daha sıcaktır. en soğuk ay ocak ayı olup sıcaklık temmuz ve ağustos aylarında en yüksek değerlerine ulaşır.bu aylardan itibaren ocak ayına kadar ise sıcaklıklar tedrici olarak azalır. kiliste ortalama sıcaklığı o derecenin altında olan ay bulunmaz.ilde kış ayları serinmart,nisan,ekim ve kasım aylarından oluşan dört ay ılık,mayıstan ekime kadar olan beş ay da sıcak geçer.
bitki örtüsü halen kilis yöresinde yaklaşık 7600 hektarlık saha ormanlarla kaplıdır.il alanının %6-7sini oluşturan bu oran türkiye ortalamasının altındadır. kurt dağlarındaki hisar,topallar, deliosman ve hasancalı köyleri arasındaki kısım bölgede ki en yoğun ve en gür ormanlık sahadır. buradaki vejetasyon içinde en yaygın olan tür kızıl çamlardır. söz konusu dağlık kuşaktan itibaren sabun suyuna kadar ulaşan yedi göz bazalt platosu üzerinde yer yer kermez meşeleri,teşbih ağaçları ve karaçalılardan oluşan cılız bir formasyon gelişmiştir.
haremli dağı kuzey yamaçları üzerinde kurulu bozkaya köyü çevresi ile afrin çayı orta çığırında koçcağız köyün den, deliçay kolunu aldığı kesime kadar parçalı ve küçük köy korulukları şeklinde bazen kızılçam,bazen de kızılçamlarla karışık maki formasyonları kermez meşesi, sandal, pınar meşesi, teşbih ağacı, ardıç, sakız ağacı, menengiç, akçakesme, palamut meşesi, mazı meşesi ve sumak yer alırlar.
sahanın güneybatısında darmik dağından başlayarak kuzeydoğuya doğru afrin vadisi orta çığırına kadar uzanan tepelerde kermez meşelerden oluşan bir çalı formasyonu gelişmiştir.
orman örtüsünden yoksun olan afrin vadisi doğusunda ise yer yer korunmuş sahalardaki köy koruluklarında kermez meşeleri yer alır. bu alanlar dışındaki yerlerde ise otsu türlere ve aralarında tek tek badem,alıç ve ahlat gibi ağaçsı türlere de rastlanır.
kilis ovası ve sinnep suyu ile balık suyu arasındaki düzlüklerin tarım arazisi dışında kalan kısımları ise step formasyonu ile kaplıdır. ancak kilis ovasının demirışık köyü çevresindeki vadi yamaçlarında ve afrin vadisinde 500 m.deki yükseltilere kadar kızılçamlara ve bazı maki türlerine rastlanmaktadır.
akarsular kilis ilinin batı bölümü, sularını afrin çayı ve kolları aracılığıyla amik ovası akarsu havzasına ve oradan da asi nehri vasıtasıyla akdenize gönderirler. doğu bölümü ise, yöre ölçüsünde önemli sayılabilecek iki küçük akarsu ile halep güneyindeki müftügölü kapalı havzasına boşaltır.
havza genişliği ve geçirdiği su miktarı bakımından sahanın en önemli akar suyu olan afrin çayı, gaziantep, platosu batısındaki külecik dağından doğarak güneye doğru akar.daha sonra batıdan kartal dağından doğan bakırcan deresi, doğudan da sof dağından kaynağını alan karadere karışır ve karaafrin adını alır
buraya kadar yatağını derin yaran afrin çayı,haremli dağından goncadağ tepeye kadar genişçe bir yatakta haremli dağından sonra doğudan gaziantep şehrinin batısındaki platonun sularını toplayan bozafrin deresini alarak afrin çayı adını alır. afrin çayı güneye doğru dümbüllü dağından itibaren batıdan deliçayı doğudan da kınacık deresini alarak sınırlarımızı terkeder. böylece sınırlarımız içinde yaklaşık 70 km.uzunluğa erişmiş olur ve sınırı terk ettikten 5-6km. sonra en önemli kolu olan sabun suyunu alır.
afrin çayından sonra 276 km.lik kabul havzasıyla sahanın ikinci akarsuyu olan sabun suyu da gaziantep platosunun batısındaki çataltepeden kaynaklanır ve kuzey-güney yönünde akar.yukarı çığırında dar ve derin,orta çığırında ise genişçe bir yatakta akar. daha güneyde arap platformu ile orojenik fliş zonu arasındaki sınırı oluşturur ve darmik dağından itibaren güneybatı-kuzeydoğu yönünde uzanır. daha sonra afrin çayın kadar ulaşan sırtlar, dereler kuşağınıerince yararak bir boğaz oluşturur.bu boğazdan sonra az derin yatağına akarak suriye sınırına ulaşan ve yaklaşık 50km.lik uzunluğu tamamlayan sabun suyu sınırın hemen ötesinde afrin çayına karışır.
afrin çayı doğusundaki bazalt platosu ve kilis ovası ise sularını balık ve sinnep suları ile halep güneyindeki müftügölü kapalı havzasına gönderir.balık suyu platonun kuzeyinde doğar ve kaynaklarla beslenerek güneydoğuya doğru akar.orta çığırında güneye yönelen akarsu, yaklaşık 45-50 km.uzunluğa ve 241.2km2.lik bir kabul havzasına sahiptir.
sinnep suyu ise bazalt platosunun kilis ovası kuzeyindeki güney bölümden doğar. platoyu batı-doğu yönünde parçalayan ve kaynaklarla beslenen üç kolun birleşmesiyle güneye yönelir ve kilis ovasının doğu sınırını oluşturarak sınırlarımızı terk eder. sinnep suyunun uzunluğu yaklaşık 30 km.kadar olan akarsu 127.7km2 lik bir havzaya sahiptir.
yöredeki akar sular rejim bakımından akdeniz ikliminin karakterini yansıtırlar. yağışların fazla,buharlaşmanın az olduğu kış ve ilkbahar aylarında akım değerleri yüksek buna karşılık buharlaşmanın fazla yağışların az olduğu yaz ve sonbahar mevsimlerinde ise düşüktür. son yıllarda akarsu ve kaynakların sulamada kullanılması,yaz aylarında akarsuların tamamen kurumasına yol açmıştır