Kamp Nedir
Kamp Ne Demektir? Kamp Nedir Kısaca? Kamp Hakkında? Kamp Ne Demek? Kamp Nedir? Kamp Hakkında Kısaca?
Kamp Ne Demek, Kamp Belli bir iş veya eğlence müddetince kırda geçirilecek günler için çadır ve baraka kurularak yapılan konak yeri. Kamp hayatına, tabiatın vahşi kucağında yalnızlık arayan gençler ve açık arazide tecrübelerini paylaşan aile ve organize olmuş gruplar alaka gösterirler.
Dünya kampçılığı bugünkü durumunu Kuzey Amerika yerlilerine borçludur. Onların iptidai yaşayışları, asrın modern insanları tarafından günümüz kampçılığına adapte edilmiştir. Zamanla bir nevi spor haline gelen kamp hayatı, yerlilerin adetlerinin yanında birçok yeni gelişmenin de ilave edilmesini mecbur kıldı.
Kampçılık, 1900’lü yıllarda Amerika’dan önce Avrupa’ya sonra bütün dünya ülkelerine yayılarak, bisiklet sporu ile bağlantılı bir şekilde gelişmeye başladı. ikinci Dünya Savaşından sonra bu gelişme hızlandı ve günümüzde dünyanın çeşitli bölgelerinde milyonlarca kişinin alakasını çeken bir spor haline geldi.
Kamp hayatına duyulan bu büyük alakanın sebebini tam tesbit edebilmek oldukça güçtür; ancak bilinen odur ki, modern hayatın sıkıntılarından ve gerginliğinden kendisini bir an olsun kurtarmak ihtiyacı, insanları kampçılığa sevk etmektedir. Savaş sanayiinin yan ürünleri olan dört tekerlekli araba, hafif çadırlar ve uyku tulumları da kampçılığı teşvik eden hususlar olmuştur.
Kampçılar, kendi aralarında çeşitli gruplara ayrılırlar. Bazı kişiler, uzak yerde yalnızlık ararken, bazıları yaya olarak, bazı gruplar ise kayıklar veya motosiklet ile seyahat etmeyi isterler.
Kampçılığın yaygın olduğu memleketlerde, çeşitli yerlerde kamp bölgeleri bulunur. Bu bölgelerde bir kampta olması gereken her türlü alt yapı mevcuttur. Avrupa’da, bilhassa Batı Avrupa’da ikinci Dünya Harbinden sonra süratle gelişen kampçılık, kıtada kamu ve özel işletmelere ait binlerce kamp yerinin kurulmasına yol açtı.
Kampçılık da, kendisine has kuralları olan bir spordur. Bu kurallara uyulmadığı takdirde kampçıların büyük tehlikelerle karşı karşıya kalacağı bir gerçektir. Bir kamp yerinin seçiminde ilk şart emniyet ve rahatlıktır. ideal bir kamp yeri, suyu, kamp ateşi için lüzumlu olan odunu bol ve yüksek bir yerde,
bataklıklardan ve uzun otlu bölgelerden uzakta olmalıdır. Kamp yapan grupların özelliklerine göre değişen malzeme ihtiyacı aşağı yukarı şu şekildedir: ilk yardım çantası, su kapları, su geçirmez kibritler, harita ve pusula, keskin bıçak, balta, el feneri veya lamba, testere, ip, güneş gözlükleri, güneş yağı ve herkes için ayrı birer uyku tulumu. Yemek için lüzumlu bıçak, çatal, kaşık, tabak ve küçük çelik bir tava. Kamp erzakı için de dondurulmuş et, tereyağı ve reçel ile kurutulmuş yiyecekler konserve ve şuruplar idealdir.
Kamp hayatının kendisine has bir giyim tarzı vardır. Giyeceklerde aranan ilk özellik rahatlıktır. Kamp giyeceklerinin havadaki değişiklikler de dikkate alınarak seçilmesi lazımdır. Bir diğer ifadeyle her havaya göre giyilebilecek çeşitli elbiseler getirilmesi kişinin kamp hayatında rahat etmesini sağlar.
Bir kampçının sağlığı ve rahatlığı önceden alınacak temizlik ve emniyet tedbirleri ile yakından alakalıdır. Bir bölgeyi terk etmeden önce kamp ateşinin söndürülüp söndürülmediğini kontrol etmesi ve artıkların gömülmesi veya belli bir yerde toplanması gereklidir. Yüzme sahalarının da temiz bırakılması yine uyulması gerekli tedbirlerin başında gelir. Kampçıların yiyeceklerini böceklerden korumak için itina göstermeleri, şüpheli suları kaynatmadan içmemeleri sağlıklarının devamı açısından son derece önemlidir. Yardım çantasının her zaman el altında bulundurulması da kampçıların uyması gereken hususlardandır.
Son yıllarda deniz kenarlarının çok kalabalıklaşması, denizlerin aşırı dercede kirlenmeleri, buralarda dinlenmek isteyenlerin kamp yapmasını zorlaştırmıştır. Buna karşılık ormanlık ve temiz havası olan yaylalarda karavan kampçılığı başlamıştır.Karadeniz, Akdeniz ve Ege bölgelerinde böyle yerler çok bulunmaktadır. ilk çağlardan beri Türkler hareketli bir hayat içinde olup, konar göçer idiler. Dağcılığa benzeyen bu hayat tarzı yerleşik hayata geçtikten sonra yaylaya çıkma şeklinde günümüze kadar devam etmiştir.