ihlas Nedir
ihlas Nedir? ihlas Ne Demektir? ihlas Nedir Kısaca? ihlas Ne Demek? ihlas Hakkında Bilgi?
ihlas Nedir, halis, temiz etmek, niyeti temizlemek, yalnız Allah için yapmak. Kendisine başka bir şeyin karışması düşünülen bir şeye, o başka şey karışmamış ise, buna halis denir. Böyle saf, karışıksız ve samimi işe ihlas adı verilir. Mesela sütün halis ve saf olması, kan, idrar ve pislik gibi inekten çıkan herhangi bir şeyin ona karışmış olmamasıdır. Yalnız Allah rızası için niyet edilerek yapılan işler halistir. islamiyette, her ibadette ihlas üzere olmak emredildi.
ihlas, mal ve bedenle, farz ve nafile şeklinde olan ibadetleri yalnız Allahü tealaya yaklaşmak için yapmaktır. Niyetine, nefsani ve dünyevi bir arzu karıştırmamaktır. Başka arzular karıştırılırsa riya, gösteriş olur. Dünya faydalarını düşünmeyip, ibadetlerini yalnız Allah rızası için yapmalıdır. ihlas sahibi, ibadet yaparken başkalarına göstermeyi hiç düşünmez. Bunun ibadetlerini başkalarının görmesi, ihlasına zarar vermez. Hadis-i şerifte; “Allahü tealayı görür gibi ibadet et. Sen görmüyor isen de, O seni görmektedir.” buyruldu.
islam dini, sonsuz saadete kavuşabilmek için üç şeyin muhakkak lazım olduğunu bildirmektedir. Bunlar da; ilim, amel ve ihlastır. ilim, amele (ibadet yapmaya) vasıta olduğu için kıymetlidir. ilmin yalnız başına bir kıymeti yoktur. Amellerin rühu, taatlerin özü ihlas ve düzgün niyettir. Niyeti düzgün ve ihlası tam olan az bir amel, bozuk niyetle ve ihlası az olan çok amelden hayırlıdır. Zira Resülullah efendimiz; “Ameller, ancak niyetlerledir. Herşey için önemli olan niyettir.” ve “Bütün insanlar helak olur,
ancak alimler (bilenler) kurtulur. Bütün alimler helak olur, ancak ilim ile amel edenler kurtulur. Bütün amel edenler de helak olur, ancak ihlaslı olanlar kurtulur.” buyurdu. Allahü teala Kur’an-ı kerim’de Kehf süresi 110. ayetinde mealen; “Rabbine kavuşmayı arzu eden, salih (iyi, güzel) amel işlesin ve Rabbine yaptığı ibadete, hiç kimseyi ortak etmesin.” buyurdu.
ihlaslı olan kimse; Allahü tealaya, kulluğa yaraşır şekilde gönülden ibadet eder, emirlerine tam bir doğrulukla bağlanır, sadece kulluğunu yapıp Cennet’i ister, Cehennem’den korkar, nefsin hoşuna giden şeyleri kalbine sokmaz. Çünkü ihlasla ve Allah rızası için verilen bir avuç buğday, ihlassız ve nefsin rızası ile verilen bir avuç inciden kıymetlidir, iyidir. Allahü tealanın razı olması düşünülerek ihlasla yapılan amel, ibadet kabul edilir ve sevabı on kattan yedi yüz kata kadar yazılır.
Allahü teala Bakara süresi 276. ayetinde mealen; “Allahü teala faizle geleni mahv eder ve sadakaları(zekatları) verilen malı arttırır.” ve Maide süresi 27. ayetinde mealen; “Allahü teala, ancak müttekilerin yaptığını kabul eder.” buyuruyor. Müttekiler, muhlisler, yani ameli ihlaslı olanlardır. ilim ve amel islam dininin dalları; ihlas ise onu yaşatan, besleyen köküdür. Peygamber
efendimiz sallallahü aleyhi ve sellem buyurdu ki: “Üç şey vardır ki, hangi Müslümanda bulunursa, kalbi kararmaz. Birincisi, Allah için ameldir.” Hazret-i Ali buyurdu ki: “Az amel yaptım diye üzülmeyin. Kabul oldu mu diye endişe edin! Buna ihtimam gösterin. Çünkü Peygamber efendimiz, Mu’az bin Cebel’i Yemen’e vali gönderirken; “ibadetlerini ihlas ile yap! ihlas ile yapılan az amel kıyamette sana yetişir.” ve yine; “Kırk gün, Allahü tealaya ihlasla amel edenin kalbinden diline hikmet pınarları akar.” buyurdu.
ihlas, amelin rühu olduğundan, ruhsuz beden işe yaramadığı gibi, ihlassız amel de bir fayda sağlamaz. ihlası elde etmek zor olmakla beraber, Allahü tealanın kolaylaştırdıklarına kolay olur. Hasan-i Basri’nin haber verdiği hadis-i şerifte; “Allahü teala buyuruyor ki: ihlas benim sırlarımdan bir sırdır. Onu kullarımdan sevdiğimin kalbine veririm.” buyruldu. ihlasa, Allahü tealayı her şeyden çok sevmekle kavuşulur. Onu çok sevmek de, gösterdiği yoldan ayrılmamak ve O’na candan, seve seve ibadet etmekle mümkündür.
ibadet, Allahü tealanın rızasına kavuşmak için yapılır. Başkasının muhabbetine, ihsanına kavuşmak için yapılan ibadet, ona tapınmak olur. Allahü tealaya ihlasla ibadet edilmesi emorlundu.
Hadis-i şeriflerde Buyruldu ki
Allahü tealanın birliğine iman edenlerden, namazı ve zekatı ihlasla yapandan Allahü teala razı olur.
Allahü teala buyuruyor ki, benim şerikim yoktur. Başkasını bana ortak eden, sevaplarını ondan istesin. ibadetlerinizi ihlas ile yapınız! Allahü teala, ihlasla yapılan işleri kabul eder.
ibadetlerini ihlasla yapanlara müjdeler olsun! Bunlar hidayet yıldızlarıdır. Fitnelerin
karanlıklarını yok eder.
Dünyada, haram edilmiş olan şeyler mel’ündur. Ancak Allah için yapılan şeyler kıymetlidir.
ibadetlerde ihlası elde etmenin yolu, nefsin islamiyete uymayan arzularını kırmak, ibadetlerde dünya faydalarını düşünmemek ve kalbe ahiret sevgisini iyice yerleştirip, her işi Allah rızası için yapmaktır. ihlasa kavuşmayı sağlayan sebeplerden biri de Allah adamları, dostları ile beraber olmaktır. Onlar ile bulunmak, hep Allahü tealayı hatırlatır ve kalpte Allah sevgisinin devamlı yerleşmesine sebeb olur.
islamiyette tasavvuf bilgileri, ihlası elde etme yollarını göstermektedir. “Tasavvuf”, imanın vicdanileşmesi ve ibadetleri seve seve yapmak ile haramlardan uzaklaşmaktır. Tasavvuf kalbin kötülüklerden tasfiyesi, nefsin terbiye edilmesidir. Bu da islamiyetin emir ve yasaklarına tam uymakla olur. Bu yolda insanın ilerlemesi ve yükselmesi, bir rehber (mürşid) ile çabuk ve kolay olur. ihlas sahibi ve Allah adamları olan bu rehberlerin yanında bulunmak ve onların tavsiye ve nasihatlarına uygun hareket etmek, kalpte ihlasın hasıl olmasına yardım eder.
Böylece tasavvuf yolunda ilerleyip yüksek derecelere varanlarda her an ve her işlerinde Allahü tealayı unutmamak ve O’nun rızasını düşünmek hasıl olur. Onların bu halleri asla kesintiye uğramaz ve devamlıdır. Bu yüzden şahsi bir gayretleri yoktur, buna ihtiyaç da duymazlar. Allah sevgisi kalplerine hakkıyla yerleştiğinden bir an unutmazlar. Böyle olanların ihlası tam ve devamlıdır. Devamlı ihlas sahiplerine “muhlas” denir. ihlası devamsız olup ihlas elde etmek için uğraşanlara “muhlis” denir.
Muhlisler işlerinde niyet ederek, gayret göstererek ihlas elde edenlerdir. Muhlislerin ihlası devamlı olmayabilir. Ayrıca muhlaslara göre tam sayılmazlar. Tam ihlası elde etmek, kalbi her türlü kötü huy ve düşüncelerden tam temizlemek ve Allahü tealaya tam teslim olmakla mümkündür. Vilayetin yüksek
Derecelerine Ulaşmış Olanların Hali Böyledir. Hadis-i Şeriflerde Buyruldu ki
- Evliya (Allah’ın sevgili kulları) görülünce Allah hatırlanır.
- Onlarla beraber bulunanlar şaki (Cehennemlik) olmazlar.
- Her şeyin bir kaynağı vardır. Takvanın (Allah’dan korkmanın) kaynağı, ariflerin kalbleridir.
islam Alimlerinin ihlas Hakkındaki Sözleri
Hazret-i Ömer, Ebü Müsa el-Eş’ari’ye yazdığı mektubunda; “Niyeti halis olan kimseye kendisi ile insanlar arasındaki işlerinde Allahü teala yeter.” demiştir.
Yahya bin Muaz; “Sütün pislikten ayrılması gibi, ihlas da ameli ayıplardan temizler.” buyurdu.
imam-ı Rabbani hazretleri; “Tasavvufun kaynağı ihlastır. Her işte ihlaslı olmalıdır. ihlassız iş, makbül değildir.” buyurdu.
Rüveym bin Ahmed Bağdadi; “Amelde ihlas demek, o amel sahibinin, ameli ile dünya ve ahirette bir karşılık beklememesidir.” buyurdu.
Ebü Osman, “ihlas devamlı olarak yaratanı düşünmek ve O’na bakmakla mahlüku, yaratılanı unutmaktır.” buyurdu.
Havariler hazret-i isa’ya “Amellerin halis olanı hangisidir?” diye sorduklarında, isa aleyhisselam; “Hiç kimsenin övmesini sevip beklemeden, Allah için yapılan ameldir.” buyurdu.
Cüneyd-i Bağdadi; “ihlas, ameli karışıklıklardan arındırmaktır.” buyurdu.
ibrahim bin Edhem; “ihlas, Allah ile beraber sadık niyette bulunmaktır.” buyurdu.
Şiir
- Gençlere üç şey çok lazımdır önce:
Biri, imanı düzeltmektir iyice,
Biri islama uymaktır her yerde,
Fıkhı iyi öğrenmeli elbette,
Bir de ihlastır, her işte daima.
Şöyle ki hiç olmaya ucbu riya.
Böyledir islamiyetin temeli.
Hem bu ihlas olmasa makbül değil,
Tasavvuftur ihlasın kaynağı bil.