Hüseyin Avni Paşa Hayatı? Sultan Abdülaziz’in tahttan indirilip şehit edilmesine sebeb olan devlet adamlarından. 1820 yılında doğan Hüseyin Avni, Ahmed adında bir uşağın oğludur. 15 yaşında istanbul’a geldi. Bir müddet medresede okuduktan sonra Harbiye’ye girdi ve 1849 yılında Kurmay Kıdemli Yüzbaşı rütbesiyle burasını bitirdi. 1855’te paşa olan Hüseyin Avni, Kırım Harbine katıldı. Sadrazam Fuad Paşanın himayesinde hızla yükseldi. 1863 yılında müşir rütbesiyle Birinci Ordu Kumandanı ve Serasker oldu.
Hüseyin Avni Paşa Hayatı? Girit ve Teselya valiliklerinde bulundu. 13 Şubat 1874’te Sadrazam oldu ise de 1875’te azledildi.Getirildiği mevkilerde padişah ve devlet aleyhine entrikalar çeviren Hüseyin Avni, bu sebeple sık sık vazifesinden alınıyordu. Aydın ve Konya valiliklerinde bulunduktan sonra bir defa daha Seraskerliğe getirildi.Çok geçmeden bu görevinden alınan Hüseyin Avni Paşa, Bursa Valisi oldu ve 13 Mayıs 1876’da son defa Seraskerliğe getirildi.
Hüseyin Avni Paşa, yakın arkadaşlarından Sadrazam Rüşdi Paşa, Şüra-yı Devlet Reisi Midhat Paşa ve Şeyhülislam Hayrullah Efendi ile beraber (ki bunlara Erkan-ı Erbaa (Dörtlüler) denirdi) Sultan Abdülaziz’i tahttan indirdi. Böylece dünyanın en büyük devletinde bir diktatör rolü oynadı.
Sultanın varlığından dahi rahatsız olan Hüseyin Avni, 4 Haziran günü de Ablülaziz Hanı şehid ettirdi. Bu günü sabırsızlıkla bekleyen Hüseyin Avni Paşa, saraydan yükselen çığlık sesleri üzerine Kuzguncuk’taki yalısında hazır bekleyen kayıkla Fer’iyye Sarayına gitti. Şehid edilen Sultan Abdülaziz
Hanın ölüm raporunu imzalamak istemeyen iki doktordan birini hemen Trablusgarb’a sürdü. Diğer Doktor Ömer Beyin de rütbelerini orada söktü. Zira padişahın cenazesi karakolda en az bir saat can çekişir halde bırakılmıştı (Bkz. Abdülaziz Han).Yaralı kuşlar ve sokakta başıboş hayvanlar için bile hastahaneler kuran Osmanlı Sultanlarına Hüseyin Avni ve arkadaşlarının reva gördüğü hakaretler tarihe yüzlerinin karası olarak geçmiştir.
Sultan Abdülaziz’in daha önceden de hal’ edilmesi için birçok çalışmalarda bulunan Avni Paşa, padişahın hal’ edileceğini birkaç sene önce Londra’da ingiliz nazırlarına söylemek cesaret ve hiyanetinde bulunmuştu. ingilizlerin devamlı Sultan Aziz’in intihar tezini savunmaları bundandır.
Hüseyin Avni Paşanın devlet idaresini ele geçirmesinin sevinci pek kısa sürdü. 15 Haziranda Sultan Abdülaziz’in kayınbiraderi Kurmay Yüzbaşı Çerkes Hasan Bey tarafından vurularak öldürüldü.
Hüseyin Avni Paşa tarihin en önde gelen kindar şahsiyetlerinden biriydi. “Ahd-i saltanatında on bir sene ma’zul bulundum.” diye Sultan Abdülaziz’i açıkça tenkid ediyor ve padişahın aleyhine konuşuyordu. Ancak onun intikam almaktaki ustalığını bilenler bu sözleri padişaha duyurmaktan her zaman çekinmişlerdi. Yine “Kinim dinimdir!” diyecek kadar ileri gitmesi onun bu yönünü çok iyi ifade etmektedir. Hüseyin Avni Paşa geçimsizliğinden ve meziyetsizliklerinden dolayı pek çok defa azlediliyor
sonra çeşitli entrikalarla bir makam kapıyordu.O; iki yüzlü, aşırı kiniyle garazından ve bilhassa önü alınmaz ihtirasından başka özelliği olmayan bir insan olarak tanınmıştır. Tanzimattan sonra Osmanlı Devletinde başlayan ve Türk siyasi edebiyatında “kaht-ı rical” (adam kıtlığı) deyimi ile isimlendirilen devirde ortaya çıkanAvni Paşa, bu dönemin bütün karakteristik özelliklerini üzerinde toplamıştı. Genel olarak bu devirde vatan sevgisinin, hanedan ve padişaha bağlılığın azalması, ahlaksızlık ve körü körüne iktidar hırsı, üst kademeleri işgal eden bazı devlet adamlarının özellikleri olarak sayılabilir.
Hüseyin Avni Paşa; kaba, görgüsüz, laubali ve zalim biri olarak tanınmıştır. Bazı askeri hareketlerde başarısı görülmüş ve Fuad Paşa tarafından da himaye edilmesi yükselmesini kolaylaştırmıştır. Tanzimat ricalinden ali Paşa bu adamdan nefret etmekle beraber Fuad Paşayı kırmamak için yükselmesini engellememiştir.
Devlet içinde kendi düşüncesine göre birşeyler yapmaya meraklı olanAvni Paşanın, Mahmüd Nedim Paşa tarafından azledilip nişanlarının alınması, padişaha bitmez bir kin bağlamasına sebeb olmuştur.Hüseyin Avni’nin azl sebeplerinden bir diğeri de harem-i hümayünda hazinedar denilen yüksek rütbeli cariyeye sarkıntılık yapmasıdır. Ayrıca bir selamlık alayında, en seviyesiz külhan beyinin bile yapmaktan utanacağı bir harekete, Kadınefendiye lafla sarkıntılık etmesidir.
Şurası muhakkak ki, Hüseyin Avni Paşanın bu menfi hal ve hareketleri, Sultan Abdülaziz’in tahttan indirilmesine ve devletin başına 93 Harbi başta olmak üzere seri felaketlerin gelmesine sebeb olmuştur. Hüseyin Avni Paşa, son yüzyıl Türk tarihinin en karanlık ve menfi şahsiyetlerinden biri olarak tarihe geçmiştir.