Havuz Ve Tarihi
Suyun birçok canlı için doğal yaşam çevresi olması ve yaşamın suda başladığı düşünüldüğünde, bilinen en eski çağlardan beri insanların suyla ilgilenmesi, yüzme ve banyo amaçlan ile suyla ilişkide olmaktan zevk alması ve bu davranışlarına ilişkin bir kültür oluşturmuş olmasına hayret edilmemelidir.Hintlilerin dini amaçla oluşturdukları su kültürünün M.Ö. 3000 yıllarına kadar uzandığı biliniyorsa da su ile ilgili yaşam biçimi kültürüne ilişkin en iyi korunmuş yapı örnekleri Ege uygarlıklarına aittir. M.Ö. 1700-1400 arasında Kronos ve Phoitos saraylarında geliştirilmiş olan yüksek kalite standartları ve tasarım ölçütleri kaydedilmeye değerdir. Romalılar toplu kullanılan yüzme havuzları ve banyoların yapımını büyük ustalıkla gerçekleştirmiştir.
Roma imparatorluğunun ikiye ayrılmasından sonra önemini yitirmesine karşın doğu toplumlarında suyun rekreaktif amaçlarla kullanımı yüz yıllarca çeşitli biçimlerde süregelmiştir. Özellikle Türk hamamı olarak adını duyuran bu yapılar özgün bir yapı biçiminin ve kültürün gelişmesinin öğeleri olmuşlardır.
Rusya’da buhar banyoları ve bunu soğuk nehir ve gölde yüzmenin izlediği davranış, eski çağlardan beri popülerliğini korumuştur. Çin ve Japonya’da toplu banyo ve yüzme yaşam kültürünün bir parçası olarak yer almaktadır.
Avrupa’da Rönesans’tan 19. yüzyıla kadar bu yapılar bir gelişme gösterememiştir. Avrupa’da 19. yüzyıl yüzme havuzları konusunda gelişmelerin yoğunlaştığı bir dönem olarak kabul edilmektedir. Özellikle Doğuda ve Dünyanın çeşitli yerlerinde sömürgeler kurmuş olan ingilizler Japonya ve Hindistan’da yüzme havuzu ve toplu halk banyosu düşüncesini benimsemiş ve ülkelerine getirmişlerdir. Böylelikle ingiltere ve Avrup’da yüzme havuzları hızla yayılmışlardır.
1860′larda bu Amerika’ya da sıçramış ve az sayıda da olsa yapılmaya başlanmıştır. Yakın ilişkili bir başka gelişmede yüzme havuzlarında suyun sterilizasyonu amacıyla ilk defa klor kullanımına başlanılmasıdır.
1920-1930′lar Amerika’da en fazla yüzme havuzunun inşa edildiği yıllardır. ikinci Dünya Savaşı ve onu takip eden yıllarda ekonomik çöküntüler nedeniyle doğal olarak yüzme havuzu yapımları durmuştur. Durgunluk 1950′lerin ortalarına doğru hızla hareketlenme ve artışa dönmüştür. Bunda inşaat teknikleri, filtrasyon ve diğer havuz tesisatlarındaki gelişmeler önemli rol oynamıştır.
1950′lerden günümüze kadar olan zaman dilimi içerisinde de özellikle gelişmiş ülkeler başta olmak üzere pek çok ülkede yüzme havuzu yapımında sürekli bir artış gözlenmektedir. Bu alan başlı başına bir endüstri ve büyük bir pazar oluşturmuştur.
Rekreasyon, dinlenme, eğlence ve SPOR yüzme havuzlarının baş kullanım amaçları olarak görülmektedir. Turizm sektöründe de yüzme havuzları turizm yapılarının bir parçası haline gelmiştir (Bugün Türkiye’de yüzme havuzlu otel sayısı 720′dir) Ayrıca yaşam standartlarının gelişmesi ve kısa tatillerde deniz kenarlarına ulaşım güçlüğü, dinlenme, eğlence, rekreasyon kullanımları yapılan yüzme havuzlarının sayısını artırmaktadır.
Türkiye’de yüzme havuzu sektöründe, özellikle havuz yaptıranların ve kullanımından sorumlu olanların bilinçsiz olması ve ölçü olarak sadece maliyet unsurunun ele alınması ve bu konuda ne bir standart, ne de bir kontrol olmaması nedeniyle havuzların büyük bir kısmı sağlık açısından bir risk faktörü olmaktadır. insan sağlığı bakımından çok önemli bir unsur olan havuz suyunun temizliği ve bir takım özellikleri uygun bir şekilde bir çok sorunlarla karşılaşılması kaçınılmazdır.