Hava Sahası Nedir
milletlerarası hukukta, belli bir ülkenin topraklarını kaplayan, bu toprakları idare eden devlete ait sayılan uçuş güvenliğini sağlamak üzere Milletlerarası Sivil Havacılık Teşkilatı tarafından tesbit edilen hava boşluğu. ingilizce Flight Information Region (Uçuş Bilgi Bölgeleri) kelimelerinin kısaltılmışı olarak FIR diye de bilinir.
Milletlerarası Sivil Havacılık Teşkilatı ICAO, sivil ve askeri uçakların uçuş güvenliğini sağlamak üzere uçuş bilgi bölgeleri tesbit etti.
Yapılan düzenlemeye göre bu hava sahasının sınırlarının belirlenmesi, saha üzerinde ilgili devlete
hakimiyet hakkı kazandırmaz. Yalnızca hava kontrol sahasına giren uçaklar, bölgeden sorumlu merkeze bilgi vermekle, buna karşı denetim merkezinin bağlı olduğu ülkede bir kaza veya tehlike durumunda yardım sağlamakla yükümlüdür. 1967 tarihli Dış Uzay Antlaşması uyarınca hakimiyet sahası dışında kalan ve bütün ülkelere açık olarak îlan edilen dış uzayı içine almaz.
FIR hattı uygulamasının Türkiye’yi ilgilendiren bir örneği Ege hava kontrol sahası üzerindeki anlaşmazlıktır. ICAO, Türkiye ve Yunanistan’ın da katılmasıyla 1952’de yaptığı bölge toplantısında, Ege Denizi üzerinde uçan bütün uçakların uçuş bilgilerini Atina kontrol merkezine vermesini ve Türk karasularına girerken bu bilgileri istanbul kontrol merkezine bildirmesini kararlaştırdı.
Böylece Ege’de FIR hattı denetimi Yunanistan’a bırakıldı. 1974’te iki ülke arasında doğan siyasî bunalım savaş derecesine vardığı zaman Türkiye ciddî bir problemle karşı karşıya geldi. 1952
anlaşmasına göre Ege üzerinde uçan uçaklar ancak Türk karasularına girerken istanbul’a bilgi verecekleri için bu durum Türkiye’yi sürpriz hava baskını tehlikesiyle karşı karşıya bıraktı. Böyle bir tehlikeyi önlemek isteyen Türkiye, Kıbrıs Harekatı sırasında Ege hava sahasını kuzey-güney doğrultusunda bir çizgiyle ortadan ikiye ayırdı. 6 Ağustos 1974 günü açıkladığı “Tüm Havacılara
Bildiri”yle söz konusu çizgiye gelen uçakların uçuş bilgilerini istanbul’a vermesi gerektiğini bildirdi. Yunanistan da 13 Eylül 1974 tarihli notamla Ege hava sahasının tehlikeli duruma geldiğini belirterek Ege üzerindeki bütün uçuş koridorlarını kapattığını bildirdi. Böylece bu bölgede her türlü hava trafiği durdu. Bundan sonra iki ülke arasında birçok görüşme yapıldıysa da netice alınamadı. Haziran 1979’da NATO başkomutanlığına getirilen General Rogers’in hazırladığı bir plan, yapılan görüşmeler sonunda iki tarafça da benimsendi. Şubat 1980’de Türkiye’nin ve ardından Yunanistan’ın yaptığı açıklamalarla notamlar karşılıklı olarak kaldırıldı. Ege hava sahası yeniden sivil trafiğe açıldı.