Haleti Azmizade
on altıncı asır Osmanlı alim ve şairi. Pir Mehmed Azmi Efendinin oğlu olduğundan Azmizade diye bilinir. 1570 senesinde doğdu Asıl adı Mustafa olan Haleti, iyi bir medrese tahsili görerek yetişti. Hoca Sadeddin Efendiden icazet diploma aldı. Yirmi bir yaşında iken kırk akçe maaşla Hace Hatun Medresesi müderrisliğine hocalığına tayin edildi. Birçok medresede ve Sahn-ı Süleymaniyede müderrislik yaptıktan sonra 1602 de Şam, iki sene sonra da Kahire kadılığına hakimliğine tayin edildi. Mısır Emir-ül-Ümerası
Hacı ibrahim Paşa, asker isyanı neticesinde şehid düşünce onun yerine geçti. Fakat asayişi temin edemediği için azledildi. iki sene açıkta kalan Haleti, 1606da Bursa kadılığına getirildi. Bursanın, Kalenderoğlu tarafından kuşatılarak yağma edilmesinden sonra şehirden ayrılmak mecbüriyetinde kaldı.
1611de Edirne kadısı olan Haleti, Yahya Efendinin yerine istanbul kadılığına getirildi. Daha sonra Mısır kadısı oldu. Sultan Dördüncü Muradın cülüsundan tahta geçmesinden bir ay sonra Anadolu kazaskerliğine getirildi ise de bir sene sonra ayrılmak mecbüriyetinde kaldı. 1627 senesinde Rumeli Kazaskerliğine tayin edilen Haleti, bir sene sonra Silistre arpalığı ile emekliye ayrıldı. 1631 senesinde istanbulda vefat etti. Sofularda evinin karşısında tamir ettirdiği mektebin bahçesine defnedildi.
Mesleki hayatı yüksek mevkilerde geçmekle beraber, gerek devrinin içinde bulunduğu sosyal, idari ve siyasi durum gerek idare kabiliyetinden mahrum olması, gerekse bazı ters işlerin neticesinde bu mevkilerde uzun süre kalamamıştır. Talebesi olan Atai, Şakayık Zeylinde onun hakkında Doğru, çalışkan, ilme ve kültüre son derece düşkün, geniş bilgili, cömert, iyi niyetli, sözü, sohbeti dinlenir bir zat idi. demektedir.
Devrinin ileri gelen alimlerinden olan Haleti Efendinin ölümünden sonra evindeki kütüphanede bilfiil okunup kenarlarına not konulmuş, açıklamalar yapılmış üç-dört bin eser bulunmuştur. alimliği yanında, diğer meşhur bir yönü de şairliğidir. Haleti, gazel ve kasidelerinden çok, rubaileriyle tanınmış bir
şairdir. Özel ve mesleki hayatında karşılaştığı acılı hadiseler ve hayal kırıklıklarından akisler taşıyan Divanındaki rubai dışındaki şiirlerinden çoğunluğunda yüksek bir şair hüviyeti görülmez. Divanı ve Üçüncü Sultan Mehmede sunduğu kasidesi, edebi bakımdan önemli bir değer taşımakla beraber devrinin Nefi, Nabi, Neşati gibi meşhur şairlerinin eserleriyle karşılaştırılınca, nisbeten sönük kalır. Haleti, tasavvuf konularını, Türk şairleri içinde hemen hemen hiç kimsenin başaramadığı bir ustalıkla rubailer ile ifade etmiştir.
Azmizade Haletinin Divanı yanında çeşitli ilmi eserleri de vardır. Bunlardan bazıları şunlardır
1 Menar Şerhi Haşiyesi, 2 Dürer ve Gürer Haşiyesi, 3 Muğn-il-Lebib Şerhi, 4 Enis-ül-arifin fiTercümet-i Ahlak-i-Muhsini, 5 Hidaye ve Miftah şerhlerine Talikat, 6 Sakiname, Şehname
vezninde yazılmış yaklaşık 520 beyitten meydana gelmiş uzun bir manzümedir. On beş ayrı makaleden meydana gelmiştir. 7 Münşeat Resmi yazılardan meydana gelen yazı ve mektupları ile
kendi hayatı ve yaşadığı devrin olayları anlatılmaktadır Haleti denince akla hemen gelen Rubaiyat-ı Haletidir. Kafiyelerini son harflerine göre tertib etmiştir Meşhur şair Nedim bile onun için Haleti, evc-i rubaide rubai burcunda uçar anka gibi demektedir