Fal Nedir
Falcılığın tarihi çok eskidir. M.Ö. 4000 yıllarında, Mısır, Çin, Kalde ve Babilde, islamiyetten önce Arap Yarımadasında falcılık yapıldığını gösteren belgeler mevcuttur.Tarih boyunca falcılık, hekimliğin tamamlayıcı unsuru olarak kullanıldığı gibi, batıl insanlar tarafından uydurulan dinlerin mensuplarınca çok rağbet görmüştür.
islam dininde sihir, büyü yasak edildiği gibi, fala bakmak ve inanmak da yasak edilmiştir. islam dininde, hesabın ve tecrübenin bildirmediği şeylere gayb denir. Gaybı, Allahü teala ve Onun bildirdiklerinden başkası bilemez. Bunlar peygamberler ve Allahın veli kullarıdır. Bu sebeple gaybı bilirim diyen kahinlere, falcılara inanmak, kendini kandırmak, dini emirlerden uzaklaşmak olur.
Allahü teala, Kuran-ı kerimde fal ile ilgili olarak mealen buyurdu ki Ey iman edenler, içki, kumar, tapmaya mahsus dikili taşlar, fal okları ancak şeytanın amelinden birer murdardır pis şeylerdir. Onun için bunlardan kaçının ki muradınıza eresiniz kurtulasınız. Maide süresi 90
Peygamberimiz sallallahü aleyhi ve sellem fal, ile ilgili olarak buyurdu ki Tevekkül edenler, falcılık, efsun ve dağlamak ile hastalığı tedavi ettirmez. Cebrail aleyhisselam bana geldi. Kalk, namaz kıl ve dua et! Bu gece Şabanın on beşinci gecesidir yani Berat gecesidir dedi. Bu geceyi ihya edenleri, Allahü teala affeder.Yalnız müşrikleri, büyücüleri, falcıları hasisleri cimrilik edenleri, alkollü içki içenleri, faiz yiyenleri ve zina yapanları affetmez.