Elektrik Motoru
Motorlar kabaca, doğru akım ve alternatif akım motorları diye ikiye ayrılabilir. 1880 lerde ilk olarak doğru akım bulunduğundan ilk motorlar da bu akımla çalışanlar olmuştur. 1890larda alternatif akımın bulunmasıyla indüksiyon motoru adıyla bilinen bir alternatif akım motoru basitliğinden dolayı
yaygınlaşmıştır. Daha sonra, özellikle senkron ve universal motor olmak üzere, diğer tür alternatif akım motorları gelişmiş ve kullanılmıştır. Günümüzde alternatif akım yaygın olmasına karşılık, doğru akım motorlarının uygulamada önemli bir yeri vardır. Özellikle değişik hızların gerekli olduğu, asansör, el aleti ve konveyörlerde doğru akım motorları kullanılır.
Tarihi ilk ticari motor 1880 lerde, elektrik ve manyetizmada 1820 lerin başlarında yapılan temel keşiflerden yarım asır sonra ortaya çıkmıştır. ilk defa 1821de Michael Faraday, bir mıknatıs ve hareketli telden sürekli bir dönme hareketi elde edebileceğini göstermiştir. Bir Amerikalı demirci olan Thomas Davenport 1837 de elektrik motoru, için ilk patenti almıştır. Ancak her buluş gibi bunun da
uzun bir gelişme devresine ihtiyacı vardı. 1860 ve 1870 lerde çok çalışmalar yapıldı. Hatta bu sırada doğru akım jeneratörünün tersine çalışabileceği, yani başka bir doğru akım jeneratörü tarafından bir doğru akım motoru gibi çalıştırılabileceği anlaşıldı. 1888 lerin sonuna doğru doğru akım motorları büyük miktarlarda imal edilmeye başlandı. Büyük şehirlerdeki ulaşım ihtiyacı motorlar için yeni
imkanlar ortaya koydu. Atla çekilen arabaların elektrik motorlarıyla da hareket ettirilebileceği fikri çıktı.Bu arada elektrik motorlarının teorisinde de gelişmeler kaydedildi. Bütün bunlara rağmen, 1880 ortalarında, doğru akımın ancak birkaç kilometrelik mesafeye dağıtılabilmesi ve elektrik motorunun pahalı olması, kullanımın gelişmesini engelleyen en önemli faktörlerdi. Bu sırada alternatif akımın uzak yerlerde ekonomik olacağı anlaşıldı
1888 de italyan Galileo Ferrari birbirinden 90° faz farkı olan iki alternatif manyetik alanının sabit dönen bir manyetik alan olarak görülebileceğini gösterdi. Ayrıca, bir tek akımın, fazları farklı iki manyetik alan doğuran fazları farklı iki akıma ayrılabileceğini gösterdi. Dönen tek bir manyetik alanın motorun rotasında bir dönme meydana getirdiğini müşahede etti. Böylece ilk indüksiyon motoru doğmuşsa da
bunun sanayideki uygulamasını Ferrari devam ettirememiştir. 1888-1896 arasında Nikola Tesla bağımsız olarak geliştirdiği indüksiyon motorunun patentlerini aldı. George Westinghouse, Teslanın patentlerini alarak ileri çalışmalar yaptırdı ise de, ekonomik kriz ve elektrik akımı tekniğinin gelişmeleri bu çalışmaları engelledi. 1890 lardan itibaren çeşitli ülkelerde alternatif akım motorları ortaya çıktı. Çok fazlı elektrik motorları geliştirildi. Böylece elektrik motorunun, temelleri atılmış oldu. Bundan sonraki gelişmeler genellikle esası değiştirmeden yapılan geliştirmeler oldu.
Elektrik motorları yapılış itibariyle başlıca iki kısımda meydana gelir Stator Sabit olan kısımdır. Manyetik alan elde etmeye yarayan bir mıknatıstır. Motorların bir kısmında bu parça elektromıknatıstır. Bu elektromıknatıstan akım geçtiği zaman, kutuplar arasında manyetik alan meydana gelir.
Rotor Mıknatısın kutupları arasında dönme hareketi yapabilen bir makara sistemidir. Elektrik motorları kullanma maksatlarına göre çeşitli büyüklükte ve türde imal edilir. Genellikle bunlar iki grupta toplanabilir.
Elektromanyetik makinalar Bu gruba indüksiyon, senkron, doğru akım, doğru akım çok fazlı kollektörlü motorlar girebilir
Manyetik motorlar makinalar Bu gruba ise manyetik dirençli eşzamanlı motorlar, keşiklik motorları, selenoitler ve röleler girer. Elektromanyetik motorların hacimleri büyüdükçe verimleri artar. Manyetik motorlarda verim artışı için hacim küçülür