Derebeylik Nedir
Derebeylik? Derebeylik Nedir? Derebeylik Hakkında Kısa Bilgi? Derebeylik Ne Demek?
Derebeylik, Ortaçağın Batı Avrupasında temeli toprak olan sosyolojik, ekonomik ve siyasi idarelere verilen isim. Kelime Türkçeye Osmanlı Devletinin son zamanlarında, tercüme yoluyla, feodalite karşılığı olarak girmiştir. Feodalite idaresi Roma ve Germen toplumlarını yabancı baskılardan, merkezi idarelerinin otoritelerini kaybetmesinden dolayı karışıklıklar içinde bulunmasından doğmuştur. iktisadi faaliyetlerin zayıflayıp.
her türlü alış verişin azaldığı dönemde toplumlar parçalandı. Daha sonra da birbirleriyle ortak bazı menfaatlar karşılığında bütünleştiler. Bu ilk olarak Loirne ve Meuse arasındaki havalide görüldü. Buradan Almanya, Kuzey ve Güney italya, Kuzey ispanya, ingiltere, Latin devletlerine yayıldı. Dokuzuncu yüzyılda başlayıp 15. yüzyılda ömrünü tamamlayan derebeyilik rejiminin mal varlığına, kuvvetine göre bir hiyerarşisi ve buna göre de ünvanları vardı.
Derebeyliğin esasında, kuvvetli ve yüksek bir askeri güç ile bunun emri altında çalışan bir köylü topluluğu vardır. Askeri gücün sahibi devlet değil, senyör denen ve kale hakimi olan derebeyidir. Mal ve toprak senyöründür. Köylülere toprak verip onlardan karşılığında ürün ve her türlü hizmeti isteyen odur. Adli işlere de bakan senyörün, Türk ve islam devletlerinde görülmeyen haklara sahip olması ona kadın ve erkeğe gayri insani davranma yetkisi de veriyordu. Tabii ki bunlar hep, devlet otoritesinin
boşluğundan faydalanıp kendi başına buyruk olmalarından kaynaklanıyordu. Senyörün hizmetine kabul olunan insanlar onun malı olur, hiçbir hak iddia edemezlerdi. Kulluğa kabulde incilin üzerine yemin edilerek inanç bakımından da senyöre bağlanırdı. Baş senyörün ünvanı süzerendir. Kendine bağlı vasallar vardır. Vasal süzerenin yanında bulunduğu gibi, bir bölgede toprak verilerek başka yerde
de bulunabilirdi. Vasal ayrıca bölgesinin gelirini süzerene yardım ve öğüt borcu karşılığında muntazam gönderirdi. ihaneti halinde bölge elinden alınıp cezalandırılırdı. Senyörler de süzerene bağlıdır. Bir süzerenin emrinde bir kaç senyör vardır. Bunlardan sancağı olana sancaklı senyör denir. Doğrudan doğruya krala bağlı olan Captal Baş tımarcı veya Baron olur. Senyörlerin toprağa bağlı prenslikleri
vardır. Bunlar kralın kendilerine emanet ettiği toprağı zorla alan kontlardır. Birkaç kont birleşip Duka Duc= yönetici komutan ve Marki Hudut bölgesi yöneticisi, komutan adını alırdı. Kral, derebeylik, idaresinin en üst makamıdır. Kimseye kulluğu yoktur. Maiyetindeki kuvvetleriyle kamu gücünü meydana getirip, imkanlarıyla adalet ve savunma hizmetlerini yerine getirmeye çalışırdı.
derebeylik savaşçılarına şövalye denirdi. Vazifeleri süzerenlerin emrinde başka şövalyelerle savaşmaktı. Bu durum içte anarşi çıkardığından, Avrupada ortaçağda kaba kuvvetin zaferi hakimdi ve
halk kendisini idare edenlere güvensizlik içindeydi. Avrupa derebeylikten kralların otoriteyi tesis edip, merkezi bir idare kurmalarıyla kurtulmuştur. Bu da uzun bir zamanda yavaş yavaş olmuştur. Avrupada fikir akımlarının yayılmasıyla Derebeylik büsbütün ortadan kalkmıştır