Denizcilik Nedir
Denizcilik Nedir? Denizcilik Ne Demek? Denizcilik Nedir Kısaca? Denizcilik Ne Demektir? Denizcilik Hakkında Bilgi?
Denizcilik Nedir, Denizcilik, Denizlerde gemi işletmeciliği ile ilgili sanat. Çok eski zamanlardan beri insanoğlu uzak veya yakın, başka bir yere gidebilmek için deniz seyahatleri düzenlemiştir. Bilinen ilk gemiyi Nuh aleyhisselam yapmıştır. Daha sonra bilinen tarihe göre, Mısırlılar ağaçdan oyma kayıklar yaparak denemeler yaptılar ve gitgide kereste kullanarak büyük gemiler yaptılar. Mısırlılar ilk önce Nilden dışarı çıkmadıysa da, daha sonraları uzak seferler yapmaya başladılar. Mısırlılardan sonra en eski gemici bir millet olan Fenikeliler ve Kartacalılardır. Yapmış oldukları güçlü donanmalarla, çekinmeden Akdeniz dışına çıktılar.
Eski gemiciler yıldızlara ve güneşe bakarak yollarını bulup tayin ederlerdi. Açık denizlerde karayı bulmak için de, yanlarına almış oldukları kuşları salıp, gittikleri yöne doğru gemiyi çevirirlerdi. Ancak
13. yüzyılda pusulanın bulunmasıyla, denizcilikte büyük ilerlemeler sağlandı ve yön tayin etmedeki güçlükler halledilmiş oldu.Venedikliler 16. asırda su altında kalan kısmı çok yüksek gemiler inşa ettiler. Yapmış oldukları ticaret
gemileriyle ingiltereye seferler yapmaya başladılar. On yedi ve on dokuzuncu asırlar arasında gemicilik alanında büyük gelişmelerin olmasıyla yelkenli ve buharlı gemiler yapıldı. Denizciliğin en modern gelişmesi 20. asır içinde oldu. Bu asırda motorlu gemiler yapıldı ve telsiz, radyo, radar gibi cihazlar yardımıyla denizciler yollarını daha kolay bulmaya
başladılar. Gemideki kaptan, yolunu tayin edebilmesi ve gideceği yeri bulabilmesi için şu yollardan faydalanır
Pusula, harita ve parakete Gemiciler, deniz fenerlerine, şamandıralara ve karadaki bazı işaretlere bakarak yollarına devam ederler.
Güneş, ay, yıldız, gezegenlere bakılarak geminin yönü tayin edilir.
Radar, telsiz , radyo gibi cihazlardan faydalanarak yol bulunur. Kaptan , kara yakınlarında haritaya işaret koyar, seyir defterine de geminin bulunduğu enlem ve boylamı kaydeder.
Türklerde Denizcilik
Türklerde denizcilik Selçukiler devrinde başladı. istanbulu ve Marmara adalarını kuşatmak için o zamanlar güçlü donanmalar kurmak ihtiyacı duyuldu. Gemliki fetheden Selçukiler buralarda tersaneler yapmaya başlayınca, Bizanslılar bu durumu kendileri için tehlike kabul ederek, denizden saldırıya girişerek kızakları yakıp yok ettiler. Marmarada üstünlük sağlayamayan Selçukiler, izmiri zaptederek güçlü deniz donanmaları kurdular. Selçuklu Sultanı Alaeddin Keykubad, Antalya ve civarını fethederek, Alaiye Alanyada tersaneler kurdu. Çaka Beyin idaresindeki Türk donanması Midilli ve Sakız adalarını fethetti. Bkz. Çaka Bey
Selçukilerden sonra Türklerin denize çıkışı Aydınoğullarından Umur Bey zamanında gerçekleşmiştir. Denizcilik alanında en büyük ilerleme Osmanlılar zamanında olmuştur. On altıncı yüzyılda dünyanın en güçlü denizci ülkesi Osmanlılardı. Hatta Avrupanın birleşik donanmasını tekbaşına yok edebilecek üstün bir güçteydi. Yıldırım Bayezid zamanında denizcilik alanında büyük gelişmeler sağlanarak Ege kıyılarına hakim olundu. Antalyayı da ele geçiren Osmanlılar, Akdenize açılma imkanı buldular.
Fatih Sultan Mehmed Han zamanında kara kuvvetleri gibi denizciliğe de önem verilerek güçlü donanmalar kuruldu. 1453te Fatih Sultan Mehmed Hanın istanbulu fethetmesiyle, islam tarihinde bir devir açılmıştır. Fetih devrinde hutbeler Hakimülbahreyn ve Sultanülberreyn Denizlerin Hakimi, Karaların Sultanı diye okunmaya başlandı
Kanüni Sultan Süleyman zamanında Eğriboz, inebahtı, Midilli, Sıgacık, Kocaeli, Mora, Karlı ili, Rodos, Biga, Mezistre sancakları birleştirilerek merkezi Gelibolu olmak üzere Kaptan Paşa Eyaleti kuruldu. Donanma komutanına da kaptan-ı derya ismi verildi. Ancak bu ünvan, Barbaros Hayreddin Paşadan sonra beylerbeyi olarak değiştirildi. Cezayir-i Bahr-i Sefid eyaleti beyliğine de derya beyleri dendi. Birinci Abdülhamid Han zamanında kaptan-ı derya ismi yerine, donanma kumandanına bahriye nazırı ismi verildi.
On altıncı yüzyılda dünyaya hükmeden Osmanlılar, kapasitesi çok büyük gemiler yaptılar. Savaş gemilerine Baştarda adını verdiler. 1710 senesinde istanbulda yapılan ve kalyon ismi verilen savaş gemisi 3300 kişilik bir donanmaydı. O zamanları dünyanın en güçlü donanmasına sahib olan Osmanlılar Avrupa devletlerinin ısmarladıkları savaş gemileri ile ticaret gemilerini de yaparlardı.
Dünyanın en büyük tersaneleri istanbul Haliç ve Geliboludaki tersanelerdi. Hatta Venediklilerin vermiş olduğu gemi siparişi, Türk mühendislerinin gerçekleştirdiği planlarla bu tersanelerde yapılmıştır.
Osmanlılar Denizcilik
ilmi konusunda da dünyanın en ileri ülkesiydi. 1515 senesinde Piri Reis tarafından, ceylan derisi üzerine çizilerek yapılan harita, Amerika kıyıları hakkında gerçeğe çok yakın ayrıntılı bilgi verir. 1528de Glole Dore tarafından çizilen Amerika kıtasıyla ilgili haritası, Piri Reisin çizmiş olduğu haritanın yanında çok basit kalır.Topkapı Müzesindeki Piri Reisin haritasını görenler hayretler içinde kalmaktadırlar. Halen mevcüd olan ve 1461 senesinde ibrahim Reis tarafından çizilen harita da, Osmanlıların o devirde kesinlikle ilim alanında Batıdan üstün olduğunu gösterir.
Donanmada çok güçlü olan Osmanlılar deniz nakliyatında ve ticaretinde de çok ileri idiler. 800 yolcu taşıyan gemiler de yapılmıştır. Bahriye nezareti teşkilatı içinde Şirket-i Hayriye ve Haliç şirketleri vardı.
1843 senesinde kurulan Fevaid-i Osmaniye Şirketinin 108 senelik faaliyetine ve 1851 senesinde kurulan Şirket-i Hayriyenin 94 senelik faaliyetine, 1913 senesinde kurulan Haliç hattındaki italyan Şirketinin 22 senelik faaliyetlerine son verilerek, 1944 senesinde Devlet Deniz Yolları ve Limanları işletme Umum Müdürlüğüne devredilmişlerdir. Çeşitli isim değişiklikleriyle bugüne kadar faaliyetlerini sürdüren kuruluşlar Türk denizciliğinin gelişiminde önemli rol oynamışlardır.
1984 yılından itibaren uzmanlık alanlarına göre yeniden yapılanmaya giderek gemi yapım ve onarımları Türkiye Gemi Sanayi olarak ayrı genel müdürlük, hizmet alanları da Türkiye Denizcilik işletmeleri olarak ayrı bir genel müdürlük olarak sermayenin tamamı devlete ait olarak hizmet vermektedir