Çankırı Tarihi
çankırı, çankırı ilinin merkezi olan şehirdir Tarihi çankırının adı, Batılı kimi gezginler tarafından çangırı ya da çengiri biçiminde yazılmıştır. Kent eski Gangra adlı kentin yerinde kurulmuştur. Önceleri Paphlagoniaya bağlıydı. Sonra Pontus devletine, ardından da Galatiaya bağlandı. Galatia hükümdarı Deiotarus, Gangrayı merkez yaptı. M.Ö. 25te Roma imparatorluğunun topraklarına katılan yöre, Bizanslılar zamanında bir ara sürgün yeri idi. Kimi kaynaklarda anılan Germanikopolis kentinin Gangra olduğu sanılıyor. Emeviler zamanında islam orduları birkaç kez saldırdılarsa da bu kaleyi ele geçiremediler
çankırı ve çevresi, 1071 Malazgirt zaferinden sonra Danışmendoğullarınca ele geçirildi Selçukluların Malatyada tutsak edilip Niksar kalesine kapattıkları Antakya hükümdarı Bohemondu kurtarmak için 1101de istanbuldan yola çıkan Raymond de Toulouse komutasındaki Haçlı Ordusu Ankarayı aldıktan sonra çankırıya yöneldiyse de kaleye giremediler
Amasya yakınlarında Selçuklu ordusuyla karşı karşıya gelen Haçlı Ordusu, bozguna uğradı. 1134 te Bizans imparatoru Ioannes Komnenos şiddetli çarpışmalardan sonra kaleyi ele geçirebildiyse de, o döndükten sonra Danışmendliler kenti geri aldılar. Daha sonra yöreye Selçuklular egemen oldular. I. Murad zamanında çankırı ve çevresi Osmanlı topraklarına katıldı. Timur, 1402 de çankırıyı eski sahiplerine verdiyse de, 1439 da I. Mehmet geri aldı.
Osmanlı döneminde yönetim bakımından anadolu eyaletine bağlı bir Livanın merkezi olan çankırı, Cumhuriyetin ilanından önce Kastamonu vilayetine bağlı bir sancağın merkezi idi. Kurtuluş Savaşı sırasında inebolu üzerinden istanbuldan Ankaraya yapılan malzeme ve insan naklinde çankırı önemli bir aracı merkez rolünü oynamıştır. Cumhuriyet döneminde il merkezi haline getirilmiştir.
19. yüzyılın sonunda yaklaşık 16 bin olduğu tahmin edilen nüfusunu, Türkiye Cumhuriyetinin ilk yıllarında 10 binin altına düştüğü görüldü. 1927de 8.847. Ancak 1940da 10 bini yeniden aşabilen 10.235 nüfus 1970te 25 bini geçti 26.124. 1990da da 45.496ya ulaştı.
Kengırı kelimesinin çankırı suretinde yazılması 11/ 4/ 1341 1925 Miladi tarihinde çankırı Milletvekili A.Talat Onayın öncülüğünde Tbmm ye verilen bir teklifle değiştirilmiştir
ilin merkezi olan çankırı kenti, Kızılırmakın kolları Acıçay ile Tatlıçayın birleştiği yerde kurulmuştur. Deniz yüzeyinden 700-800 m. yüksekliktedir. çankırı çok eskiden bir kale kentiydi. Kent, sonraları sırtını kaleye dayayarak, güneye doğru yayıldı. Günümüzde, Tatlıçayın her iki yakasına serpilmiş durumdadır. Kalenin eteklerindeki mahalleler, kentin çekirdeğini oluşturur. Bu mahalleler dar sokaklıdır. Kentin yeni kesimleri ise, daha modern görünüşlüdür.
Coğrafi konumu Orta Anadolunun kuzeyinde, Kızılırmak ile Batı Karadeniz ana havzaları arasında yer alan çankırı, 40° 30 ve 41º kuzey enlemleri ile 32° 30 ve 34º doğu boylamları arasında yer almaktadır. ilin komşuları batıda Bolu, kuzeybatıda Karabük, kuzeyde Kastamonu, doğuda çorum ve güneyde Ankara ile Kırıkkaledir. Denizden yüksekliği 750 metre olup, ülke topraklarının %o 94lük bölümünü oluşturan toplam 7.388 Km²lik bir alana sahiptir.
iklimi, Bitki Örtüsü ve Yabani Hayat çankırıda genellikle iç Anadolu ya özgü iklim etkisi görünmektedir. Merkez,Ilgaz ve Yapraklı ilçelerinde kışlar serin, yazlar ılık geçerken, çerkeş ilçesinde kışlar soğuk, yazlar ise serin geçmektedir.
ilin en fazla yağış alan ilçesi, Yapraklıdır. Yapraklıda hemen hemen her mevsim yağış gözlemlenir. Merkezden, güneye doğru gidildikçe iklim ve bitki örtüsünde değişiklik ve zayıflama görünmektedir. Araştırmalar sonucu, il topraklarının 2-3 yüzyıl öncesine kadar bazı tuzlu bölgeler hariç, ormanlarla kaplı olduğu belirlenmiştir. Ne var ki, tarla açmak amacıyla yapılan bilinçsiz kesimler, hayvan otlatmak için ormanlardan yararlanılması, müdahale imkanı olmayan orman yangınları ve iklim değişiklikleri yüzünden, bu orman bölgelerinin büyük çoğunluğu yok olmuştur.
ilin, bütün bu tahribattan sonra geriye kalan ormanları, Ilgaz ilçesi başta olmak üzere Elaman, Eğirova, Ovacık, Düvenlik, Ilısılık, Yapraklı, Sarıkaya, Karakaya ve Erikli Dağları ve çevresindedir.ildeki bitki örtüsünün üst florasını oluşturan iğne yapraklı ağaçlar, özellikle de karaçam, sarıçam, ardıç, meşe, ladin ve köknar gibi orman ağaçlarıyla ahlat ve kızılcık ağaçlarıdır. Bitki örtüsünün alt florasında ise hububat, yemlik ve yemeklik baklagiller ile ayrıkotu, devedikeni ve yumak gibi bitkiler bulunmaktadır. Ayrıca akarsular boyunca söğüt ve kavak ağaçları ile zengin meyve bahçelerine de rastlanmaktadır.
ilde rastlanan başlıca av hayvanları, kurt, tilki, tavşan ve sincaptır. Uzun yıllar düzenli mücadele edilmediği için, yaban domuzu sayısından belirgin bir artış olmuştur. Fakat son yıllarda yapılan düzenli ve etkin mücadeleler nedeniyle, yaban domuzu sayısında belirgin bir azalma sağlanmıştır çankırı tuz fabrikası da büyük önem taşır.
Toprak Yapısı Genellikle çıplak dağlarla kaplı olan çankırı toprakları, şiddetli erozyon tehdidi altındadır. Bu yüzden il toprakları, tarımsal amaçla kullanılmamaktadır. Bu topraklar sadece hayvan otlatmada kullanılır.
çankırı ili sınırları içerisinde alüvyal, kolüvyal, kestane renkli, kahverengi orman ve kireçsiz kahverengi orman toprakları olmak üzere toplam beş tür toprak bulunmaktadır.
Kültürü çankırının, çankırılının kültür yapısı, gelenek ve görenekleri, kültürel altyapıyı oluşturan folklorik öğeleri incelendiğinde büyük bir birikimin olduğu görülür. Bu birikimin temelinde uzun yıllar boyunca bu topraklarda yaşamış olan çeşitli milletlerin izleri vardır. Diğer taraftan asırlardır bu topraklarda yaşayan Türkler, kökleri anayurtları olan Orta Asyaya uzanan bir takım adet ve ananelerini yaşatmayı ve gelecek kuşaklara bırakmayı başarabilmişlerdir.
Türklerin çankırı ve civarını fethetmesinden bugüne kadar geçen süreçte bölge işgale uğramamış, etnik yapısının temelini oluşturan ağırlıklı Türk nüfusta hiçbir değişiklik olmamış, ticaret yollarından ve limanlardan uzakta oluşu sebebiyle de bölge insanı çok kültürlülükten daha çok tek- kültürlü bir toplum olma özelliğini korumuştur.
çankırı, olanakların kısıtlı olmasına ve altyapı yetersizliğine rağmen kültürel etkinliklere sürekli sahne olan bir şehrimizdir. il Kültür Müdürlüğünün öncülüğünde ve çeşitli kurumların katkılarıyla konser, tiyatro, gösteri, panel vb. etkinlikler düzenlenmekte, çankırılıların sosyal ve kültürel ihtiyaçlarının karşılanmasına çalışılmaktadır.
Bu çalışmalar doğrultusunda, 1998 yılında ilde 2 açık oturum, 14 toplantı, 7 gösteri, 5 konferans, 4 panel, 1 seminer, 3 sempozyum düz enlenmiş, 2 kurs ve 11 sergi açılmış, 13 tiyatro oyunu sahneye konmuş ve 3 konser gerçekleştirilmiştir.
çankırıda, kültür hareketlerinin bir merkezi de kütüphanelerdir. Halen il genelinde bulunan 10 kütüphane ile bir gezici kütüphane, okuyucularına başta ödünç kitap verme olmak üzere her türlü hizmeti sunmaktadır.
100. yıl Kültür Merkezinde bulunan çankırı il Halk Kütüphanesi ise 40.000e yaklaşan kitap koleksiyonu ile hem çankırılı kitapseverlere, hem de öğrencilere geniş olanaklar sunmaktadır. Kütüphanede bulunan 112 adet yazma eser ise koruma altına alınmış olup araştırmacıların hizmetine sunulmaktadır. Merkezdeki kütüphane dışında Eldivan, Şabanözü, Atkaracalar, Bayramören, çerkeş, Kurşunlu, Ilgaz, Orta, Korgun, Kurşunlu ve Yapraklı kütüphanelerinde de okuyucular kitapla buluşmaktadır