Çanakkale Tarihi
M.Ö.3000 yıllarında kurulan Trioya M.Ö. 2500 yıllarında depremle yıkılmıştır. Bundan öncede yörede eski yerleşim yerlerinin bulunduğu bilinmektedir. 1, Troykadan önce kurulduğu sanılan Dardanos şehrinin Troykadan 100-150 yıl öncelere dayandığı düşünülmektedir. Geçmişten günümüze süregelen efsanelerin birçoğu hala tüm dünyanın ilgisini çekmektedir. Çanak kaleye 30 km. mesafede bulunan bu topraklarda M.Ö. 3000 yıllarından bu yana geçmişin anılarını gözlerinizin önüne seren bir uygarlık kalıntısı bulunmaktadır
Her geçen gün Yüz binlerce insanin geçmişi yasarcasına gezdiği Trioya şehrinin kalıntılarını incelerken bu konu hakkında efsaneleri de günümüze taşımıştır. Çanakkale Boğazı Asya ve Avrupa kıtalarını birbirine bağlayan önemli bir suyolu olduğundan ilk çağlardan itibaren stratejik bir önem kazanmış ve tarihin her kesiminde uygarlık açısından etkin bir rol oynamıştır
Tarihin ilk çağlarından beri insanların bu bölgede yerleştiği bilinmektedir. Ege kıyılarında yasayan kavimlerin denizciliğe başlamaları sonucunda boğaza gelen Yunan gemiciler bur adak i halk ile ticari ilişkiler kurdular. Daha sonra boğaz kıyıları Atina hakimiyetine girdi. Bunu takip eden asırlar boyunca boğaz, elden ele geçerek Bizanslılara ulaşmıştır. Osmanlı imparatoru Fatih Boğazın korunmasını sağlamak amacıyla en dar yerinde karşılıklı iki kıyıya kale inşa ettirmiş ve bu kaleden Trakya sahiline Kilit bahir ve Anadolu sahiline de Çanak-kalesi veya Fatih Sultan Mehmetçin oğlu şehzade Mustafa tarafından insaf ettirildiği için Sultaniye Kalesi denmistir1452-53
Sultaniye Kalesi bugünkü Çanakkalecin kurulusuna başlangıç olmuş. Şehir zamanla büyümüş, Fatih Sultan Mehmet bir cami ve hamam yaptırmıştır. Daha sonraki Hükümdarlar da, Çanakkale, Boğazının önemini kavramış ve tarih boyunca ülke savunmasında gereken önemi göstermişlerdir.
Bu tarihten sonra Venediklilerin istilasına uğrayan boğaz, daha sonra Osmanlı Rus savası sırasında da Çanakkale Savaşlarına sahne olmuş ve 1, dünya savasında Türk harp Tarihinin dönüm noktalarının en önemli sahnesi olmuştur. 1914 ve 1918 yıllar arasında Çanakkalecin, sahil ve denizi başka hiçbir toprak parçasında olmayan bir trajedi yasamıştır. Boğazın önemi Çanakkale savaşlarında bir kez daha anlaşılmış ve 1, Dünya savası sırasında düşman donanmaları 18 Mart 1915de bozguna uğratılarak geçilmezliğini dünyaya duyurmuştur
ingiltere ve Fransa Türk topraklarına ve milletine esaret zinciri vurmak azmi ile geldikleri Çanakkale Boğazında feci bir hezimetin acısını yasayarak ülkelerine dönmek zorunda bırakılmışlardır. Çanakkale tarihine mal olacak zaferlerini 1, Dünya savası sırasında kazanarak tüm dünyaya Çanakkalecin geçilmezliğini ilan etmiştir. Fransız ve ingilizlerin çadır ve cephelerini terk ederek sessizce Türklere sezdirmeden çekilmeleri tarihe Şahane Çekilme olarak geçmiştir.1, Dünya savası sonunda yapılan Sevr ve Mondros antlaşmaları ile Boa gazlar itilaf devletleri tarafından 1918 yılında işgal edilmiş, milli mücadelenin başarıya ulaşması sonucunda yapılan Lozan Antlaşması ve Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile boğazdaki geçiş düzeni ülkemiz lehine sağlanmıştır