Balıklar Nedir
Omurgalı hayvanlardan su içinde yaşayan solungaçla soluyan yumurtadan üreyen hayvanların genel isim. Bu ad altında toplanan yaratıklar birçok biçimlere ve çeşitlere ayrılır. Kimi denizlerde tuzlu sularda kimi göl deve ırmak gibi tatlı sularda yaşarlar. Bir kısmının omurgası kemikten çok kıkırdağa benzer. Derileri pullu pulsuz olabilir. Bazıları su içinde solungaçları ile solunum yaparlar. Bazıları da su dışında ciğerle solurlar. içlerinde uçanları da vardır. Bu ayrıntılarına rağmen, balıkların genel bir yapıları vardır.Balıkların dış görünüşleri, çoklukla yandan basık, mekik şeklindeki. Vücut kısımları birbirinden kesin olarak ayrılmamıştır. Çoğunun üzeri, uçları derinin alt tabakalarına yapışmış, bir tarafları serbest pullarla örtülmüştür. Üzerlerindeki üst deri çoğunda ince olduğundan sudan çıkarılırken bozulur. Pullar, derinin sağladığı yapışkan bir sıvı sayesinde daima nemlidir
Renkleri genel olarak sırtta koyu yeşil, yanlarda ve karında yeşilimtrak kahverengindedir. Vücut, baş, gövde, kuyruk ve yüzgeçler olmak üzere üç bölümdür.
Baş, koni biçiminde olup gövde ile devam eder. Ağız genişçe bir yarık şeklindedir. Çenelerde ,ince ve sivri dişler vardır. Üst dudağında duygu sağlayan dokunma organları vardır.
Gözler, büyük, hareketli ve yuvarlaktır. Göz kapakları bulunmaz. Burun delikleri ağız boşluğuna açılır. Gözlerin gerisinde solungaç kapakları vardır. Sağda ve solda iki yassı plâkadan ibaret olan bu kapakların ön tarafı başla bitişik, arka tarafları serbesttir. Bunların iç tarafında koyu kırmızı renkli solungaçlar görülür.
Gövde, baştan ayrılmadan devam eder. Balıklarda boyun bulunmaz. Gövdenin şekli yanlardan basık mekik ya da gemi teknesi gibidir. Karın tarafında son yüzgecin önünde anüs bulunur. Gövdenin sağında ve solunda bulunan ve kuyruğa kadar uzanan birer yanal çizgi ile balıklar, suyun akıntısının yönünü tâyin ederler.
Yüzgeçler, tek ve çift olmak üzere iki kısımdır. Bunlar, balıkların hareketini su içinde düzgün ve dengeli durmasını, istenilen yöne doğru yönelmesini sağlarlar. Yüzgeçler, diken şeklindeki sert kıkırdak ya da kemikten yapılmıştır, yelpaze gibi açılıp kapanan uzantılardır. Tek yüzgeçler, sırtta, anüs arkasında ve kuyrukta bulunurlar. Çift yüzgeçlerin ikisi solungaç kapaklarının gerisinde (göğüs yüzgeçler), öbür ikisi karnın ön kısmında (karın yüzgeçleri) yer almışlardır. Kuyruk yüzgeci balıkların yer değiştirmesine, sırt ve anüs yüzgeçleri yön vermeğe, göğüs ve karın yüzgeçleri hareketine yararlar.
Balıkların iç yapısı, omurgalıların yapısı gibidir. Bunlarda da, kemik iskelet, solunum, dolaşım, sindirim, boşaltı ve üreme sistemleri vardır. Balıklardaki iskelet kemik ve kıkırdaktan yapılmıştır. Omurga, baştan kuyruğa kadar devam eder. Omurlarının yanından kılçık denen ve kaburgaların yerini tutan uzantılar çıkar. Solunum, solungaç kapaklarının altındaki solungaçlarla olur Solungaçlar, yassı ve kıkırdaksı yaylar üzerinde yerleşmiş iki katlı zar keseciklerinden ibadettir. Bu keseciklerin içinde kılcal damarları dağılmıştır
Bu sebeple solungaçlar koyu kırmızı renktedirler. Ağız boşluğundan giren su, solungaçlara gelir suda erimiş havanın oksijeni kılcal damarlardaki kana, kandaki karbondioksit de suya geçer. Bu suretle kan temizlenir. Sindirim sistemi, kısa bir yemek borusundan şişkince bir mide ve kısa bir barsaktan ibarettir. Karaciğer de barsaklara açılır. Dolaşım sistemi, biri karıncık, biri de bulakçık olmak üzere iki gözlü bir kalpten ve damarlardan ibarettir. Kalp, solungaçların altında bulunur. Solungaçlarda temizlenen kan, sırt damarı ile bütün vücuda dağılır. Kalp iki gözlü olduğu için, içinde daima kirli kan vardır.
Sinir sistemi, kafa tası içinde beyin ödevini gören ufacık bir merkezle omurganın içindeki omurilik ve sinirlerden ibarettir. Sinirlerin bir kısmı harekete, bir kısmı duyguya yararlar. Boşaltım sistemi, sırt kısmında omurgaya yapışık iki böbrekle sidik kanallarından ibarettir. Üreme bezlerinin kanalları, sidik kanalları, barsağın sonu aynı yere açılır. Balıkların çoğalmaları yumurta ile olur. Dişi ve erkek balıklardan çıkan dişi ve erkek döl hücreleri suya salınır. Bunlar suda birleşerek döllenmiş yumurtayı meydana getirirler. Yumurtalardan çıkan balıklar, başkalaşım geçirmeden büyürler.
Balıkların çeşitleri Balıklar, beş büyük bölümde toplanır
1 – iskeletleri tamamen kemikten olan balıklar, vücudu örten pullar sert değildir. Ağız başın ucundadır. Kuyruk yüzgecinin üstte kalan kısmı alttakine eşittir. Yüzme keseleri vardır. Yeryüzündeki balıkların onda dokuzu bu sınıf, tandır. Beş ayrı bölüme ayrılırlar
a – Yüzme kesesi yemek borusuna bağlı olanlar (Sazan, alabalık, som balığı, turna balığı).
b – Yüzme keseleri kapalı olanlar (Morina, mezit balığı).
c – Yüzgeçleri dikenli olanlar (Orkinos, uskumru, hani balığı).
d – Üst çenesi kafatasına kenetli olanlar.
e – Solungaçları püskül şeklinde olanlar.
2 – Ağızları yuvarlak, vantuz biçiminde balıklar. iskeletleri çok basittir. Boynun iki yanında yedi çift solungaç yarığı bulunur. Bazı türleri denizde, bazıları da tatlı sularda yaşar.
3 – iskeletleri tamamen kıkırdaktan olan balıklar. Bu bakımdan bu çeşit balıklara kıkırdaklılar denir. Başlarının gerilerinde her iki yanda beşer tane solungaç yarıkları vardır. Ağızları başlarının alt tarafındadır. Kuyruk yüzgeçlerinin üst kısmı alt kısmından daha uzundur. iri yumurta yumurtlarlar. Bazı. lan yavrularını canlı olarak dünyaya getirirler.
4 – Bunların iskeleti bazı cinslerinde kıkırdağımsı kemikten, bazılarında da kıkırdaktan yapılmıştır. Vücudun üzerinde kemiğimsi kıkırdaktan zırh gibi kaim pullar vardır. Solungaçlar özel bir boşluk içindedir.
5 – Bu sınıftaki balıkların bir kısmı solungaçlarla nefes aldıkları gibi bazıları da akciğerleriyle nefes alırlar. Avustralya civarındaki denizlerde yaşayan ceratodus lar. Afrikada yaşayan prtopoterus lar bunlardandır.