Aşure Günü
hazırlattığı ateşte o gün yanmadı. Aşure gününde idris aleyhisselam diri olarak göğe çıkarıldı. Yakub aleyhisselam o gün hazret-i Yusufa kavuştu ve gözleri açıldı. Eyyub aleyhisselam hastalıktan iyi oldu. Hazret-i Musa Kızıldenizden geçti, Firavn ve askerleri Kızıldenizde boğuldular. isa aleyhisselamın doğumu, Yahudilerin elinden kurtulup göğe çıkarılması hep Aşure günü, olmuştur
Nuh aleyhisselam tufandan sonra pişirdiği rivayet edilen aşure bugün de adet olarak devam etmektedir. Bunu ibadet olarak kabul etmek yanlıştır. Zira Muhammed aleyhisselam ve Eshab-ı kiram böyle yapmadı. Bunu ibadet sanmak bidattir ve günahtır. Çünkü Muhammed aleyhisselamın yaptığı veya emrettiği şeyleri yapmak, ibadet olur. Din kitaplarının yazmadığı, islam alimlerinin bildirmediği şeyleri yapmak sevab olmaz, günah olur.
Aşure günü oruç tutmak sünnettir. Peygamber efendimiz buyurdu ki Bir kimse, Aşure günü oruç tutsa, Allahü teala ona bir şehid sevabı verir. Aşure günü oruçlu olan için, yedi gök ehlinin sevabını yazar. Aşure günü bir mümine iftar verene, ümmet-i Muhammedin hepsine iftar vermiş gibi sevab yazılır. Aşure günü bir yetimin başını okşayana Allahü teala o yetimin başındaki kıllar kadar Cennette derece verir.
Yahudiler, hazret-i Musanın Muharremin 10. günü hürriyetine kavuştuğuna inanırlar ve o gün oruç tutarlar. Bu sebeple Müslümanların onlara benzememek için Muharremin 9, 10, 11. günleri oruç tutmaları gerekir.
Şiiler, Muharremin onuncu günü hazret-i Hüseyn şehid edildiği için matem tutarlar. islamiyette matem tutmak yoktur. Nitekim Resulullahın Taifte mübarek ayaklarının kanadığı, Uhudda mübarek dişlerinin kırıldığı, yüzlerinin kana bulandığı ve vefat ettikleri günlerde de matem tutulmaz