Alkaloitler Nedir
insan ve hayvanlar tarafından alındıklarında bariz açık fizyolojik etkileri olan, büyük kısmı bitkilerde bulunan karmaşık yapılı bileşikler. En çok bilinen alkaloitlere örnek olarak Morfin, Nikotin, Striknin, Efedrin ve Kinin verilebilir
Alkaloit ismi ilk defa 1805 yılında morfinin baz karakterinde olduğunu gösteren Saturnerden sonra Meissner tarafından teklif edildi. Tam bir tarifini yapmak mümkün olmamakla beraber, alkaloitler, genellikle şu özelliklere sahiptirler
Nebati bitkisel kaynaklıdırlar çok azı hayvani kaynaklıdır. Zayıf baz özelliğindedirler. Bundan dolayı, amonyak benzeri bir karakter göstererek asidlerle tuz yaparlar. Alkaloit kelimesi alkali benzeri alkalimsi anlamındadır. Azot ihtiva ederler.
insan ve hayvanlarda fizyolojik bazı tesirleri vardır. Bugün bin dolayında alkaloit çeşidi bilinmektedir. Alkaloitler daha çok bitkilerin Patlıcangiller Soeleneceae, Gelincikgiller Papaveraceae, Kökboyalarıgiller Leguminoceae familyalarında ve daha az olarak da Gülgiller Roseceae, Buğdaygiller Graminaceae, Nanegiller Labitae, Topluçiçekgiller Compositae familyalarındaki cinslerinde bulunurlar. ihtiva ettikleri kimyasal halkalara göre, Kinolin, izokinolin, Piridin alkaloitleri olarak da adlandırılırlar.
insanlar çok uzun yıllardan beri alkaloitleri, iksir, ilaç, sıcak içkiler, yara lapası, zehir olarak kullanmaktadır. 1803de Deresna, afyondan morfini elde etti. Bugün birçok alkaloit, laboratuvarlarda sentetik olarak elde edilmektedir.
Alkaloitlerin çoğu renksiz ve kristal yapıdadır. Zamk şeklinde ve renkli olanları da vardır. Hakiki alkaloitler zehirlidir. Yapıları çok karmaşıktır.
Bazı alkaloitlerin, fizyolojik etkileri açıkça bilinmektedir. Mesela kinin, sıtma hastalığının tedavisinde morfin, şiddetli ağrıların giderilmesinde kullanılmaktadır.
Alkaloitlerin alınma miktarları da önemlidir. Az miktarı ilaç olarak fayda sağlayan alkaloitlerin çoğunun aşırı miktarları öldürücüdür. Mesela strikninin az miktarı solunum ve dolaşım sistemleri üzerinde uyarıcı etki gösterip kişiye ferahlık sağlarken, çok miktarı solunum felci ve dolayısıyla ölüme sebep olur. Striknin günümüzde köpek zehiri olarak kullanılmaktadır.
Alkaloitlerin bazılarının istenmeyen bir özelliği de alışkanlık yapmalarıdır. Alışkanlık yapan alkaloitlerin başlıcaları morfin, kokain ve nikotindir.
Alkaloitlerin fizyolojik etkileri tıpta büyük ehemmiyet taşır. Ağrı kesici olarak kullanılan alkaloitler, haşhaştan üretilen morfin ve türevleridir. Bunlardan kodein genellikle alışkanlık yapmaz, ancak diasetil morfin veya eroin bağımlılık yapar. Kinidin alkaloitlerinden kinkona kalp atışlarını düzenleyen bir kalp
uyarıcısıdır. Nikotin, sitisin ve koniin ise solunum uyarıcı olarak kullanılır. Ancak baldırandan elde edilen ve zehirli olan koniin fazla kullanıldığında teneffüs yollarını felç ederek ölüme yol açar. Uygun
dozda verilen atropin de solunum uyarıcı bir alkaloittir, ancak beyinde yan etkilerinin olduğu ifade edilmektedir. Kan damarlarını büzücü etkisi olan alkaloitlerden ergonovin, doğumdan sonra dölyatağı kanamalarını azaltmak için kullanılır. Efedrin bilhassa nezle, soğuk algınlığı, saman nezlesi ve bronşiyal astım gibi hastalıklarda çok sık kullanılan ilaçların bileşiminde bulunur. Yerel uyuşturucu etkisi olan kokainin istenmeyen yan etkileri olduğu için, genellikle molekül yapısında değişiklik
yapılarak elde edilen türevleri daha güvenli ve etkin biçimde kullanılmaktadır. Farmokologların ilaç bilimcilerin alkaloitler üzerindeki çalışmaları elde edilen sentetik alkaloitlerde faydalı özelliklerin devam ettirilmesi ve istenmeyen özelliklerin bertaraf edilmesi amacına yöneliktir. Sıtma savaşının en etkili silahlarından biri olan kinin, kinkona alkaloitlerinden dir
Kas gevşetici alkaloitlerin en iyi bilinen örneklerinden biri, Güney Amerika Yerlilerinin ok zehiri olarak kullandıkları kurardır. Sitriknin de bu alkaloite benzer etkiler gösterir ve her ikisi de tıpta kullanılır. Liserjik asit dietilamidi, meskalin ve psilosibin gibi alkaloitler, şuuru etkileyerek halisunasyonlara yol açarlar. Morfin gibi ticari ehemmiyeti olan alkaloitlerin bitkilerden elde edilebilmesi için, bu maddelerin sulu çözeltilerinin hazırlanması gerekir. Dokulardaki alkaloitler ya sulu asit çözeltileriyle muamele edilerek çözünür tuzlara
dönüştürülür veya önce alkolle işleme sokulup sonra yağ, mum ve reçinelerle birlikte çözülüp asitlendirilir. Çözeltideki alkaloitleri ayırmak için, genellikle alumina ve silika gibi katıların adsorpsiyon niteliklerinin değişik olmasına dayanan kromatografi metotlarına başvurulur. Ayrıca tuzların kristalleşme şartlarının değiştirilmesiyle de alkaloitler birbirinden ayrılabilir.
Afyon, iline bağlı Bolvadin Afyon Alkaloitleri Fabrikasında haşhaş kapsülünden morfin hidroklorür, etil morfin hidroklorür, kodein ve kodein fosfat üretilmektedir