Ahdi Bozmak
Kur’an-i Kerim, ahde vefayı emreder. Ahdi bozmayı, vefasızlığı yasaklar. Hatta bazi örnekler vererek ahdi, bozmayi kötüler. Bazi kimselerin ahidlerini bozarken kendilerince gösterecekleri sebepleri de reddeder
ipliğini iyice eğirip katladiktan sonra söküp bozan kadin gibi olmayin. Bir ümmetin sayica daha çok olmasindan ötürü yeminlerinizi aldatma vasitasi yapiyorsunuz. Allah, onunla sizi imtihan eder. Kiyamet günü, ihtilaf ettiğiniz şeyleri elbette beyan edecektir. (en-Nahl, 16/92)
Ahdini bozan kimseler azimetten yoksun ve ileri görüşten mahrumdurlar. Sanki bir kadin ipliğini iyice eğirip katladiktan sonra onu tekrar tekrar söküp dağitmaktadir. Bu benzetmedeki bütün ayrintilar hakaret, hayret ve garipliklerle dolu bir anlam taşimaktadir. Bütünüyle ahidleri bozmayi kötülemekte ve çirkin bir iş olarak ruhlara yerleştirmeye çalişmaktadir.
Şahsiyetli ve akilli bir insanin kalkip da bu kadina benzemesi ve onun gibi zayif iradeli olmayi kabullenmesi düşünülemez.
Ayette, ahdi bozma durumunda olan devletler de kinanmaktadir. Bir devlet bir veya birkaç devletle andlaşmalar imzalar, sonra da güçlü ve nüfuzlu devletlerin diğer saflarda yer aldiğini ileri sürerek andlaşmalarini bozar ve bunda devletin çikarinin söz konusu olduğunu iddia ederse, islam bu sebepleri kabul etmez ve mutlak şekilde ahde vefa gösterilmesini emreder. Verilen sözlerin ve andlaşmalarin hile ve oyun vasitasi kilinmasina göz yummaz. Ancak şunu da unutmamak gerekir ki; islam, iyilik ve Allah korkusu esaslari dişinda yapilan hiçbir andlaşmaya itibar etmez. Günah, isyan ve kötülük esaslari üzerine yapilmiş andlaşmalari reddeder. Gerek islam toplumunun gerek islam devletinin yapisi bu esaslara göre kurulur.
Müslümanlarin verdikleri sözü tutmalarindan dolayi tarihte birçok kavimlerin islam’a girdiği görülmüştür. Müslümanlardaki doğruluk ve sadakat, inançlarindaki samimiyet ve ihlas, işlerindeki temizlik ve dürüstlük onlari hayran birakarak islam’la tanişmalarina ve hidayet bulmalarina sebep olmuştur. Böylece müslümanlar ahidlerini bozmamakla, kaybettikleri basit ve küçük çikarlar yerine pek büyük kazançlar elde etmişlerdir.
Bir müslümanin sözü gerçekten Allah’a verilmiş bir sözdür. Müslüman, Allah korkusu taşidiğindan ahdini bozmayi düşündüğü an Allah’in kendisini hesaba çekeceğini düşünerek bundan vazgeçer. Çünkü ahdine sadik kaldiğinda Allah katinda kendisi için hayirlar hazirlandiğinin şuurundadir.
Allah’in ahdini az bir pahaya satip değişmeyin. Eğer bilirseniz Allah katinda olan sizin için daha hayirlidir. (en-Nahl, 16/95)