Havale Nedir
Havale Küçük çocuklarda ateşli hastalıkların yol açtığı bir durumdur. Havale belirtileri çırpınma, kol ve bacaklarda kasılma, katılma, ani ses çıkarma, çığlık, bazen dışkı ve idrar kaçırma, ağız köpürmesidir. Çocukta solunum durması veya hırıltılı solunum olabilir. Çocuğun havale, geçirmesi durumunda hemen doktora haber verilmeli çocuğun giysileri çıkarılarak serinletilmelidir
Baştan başlanarak aşağı doğru suyla ıslatmak yararlı olabilir fakat çocuğu üşütmemeye dikkat edilmelidir. Sık sık havale geçiren çocuklar hastalandığında da ateş düşürücü ilaçlar verilerek ateşin fazla yükselmemesine dikkat edilmelidir.
Çeşitli sebeplere bağlı olarak ortaya çıkan, birdenbire başlayan ve birkaç saniyeden 1-2 dakikaya kadar sürebilen, şuur kaybı, nefes alamama, kasılma ve çırpınmalarla seyreden durum. Tıp dilindeki adı “konvülsiyon”dur. Havale sebepleri yaşa göre değişiklikler gösterir. Hayatın ilk iki senesinde havale görülmesi diğer
yaşlara göre daha fazladır. Yeterli oksijen alamama ve kanamanın tesirlerinin görüldüğü doğum sırasında çocuğun geçirdiği zor durumlar, beynin doğuştan bazı hastalıkları ve enfeksiyon
hastalıkları(mikrobik hastalıklar), süt çocuklarındaki en sık havale sebepleridir. Süt çocukluğunun ileri dönemlerinde ve erken çocukluk çağında had ateşli hastalıklar en sık havale sebebidir. Süt çocuklarında havaleye sebeb olan rahatsızlıklar içinde sebebi meçhul sara, kanda şeker seviyesinin düşüklüğü, beyin urları, böbrek yetmezliği, zehirlenmeler, nefes alamama, kafa içi kanamalar, kafa içi damar tıkanıklıkları da önemli yer tutar. Çocukluk çağının ortalarına doğru had kafa içi enfeksiyonlar
(mikrobik ve ateşli hastalıklar) nadiren havaleye yol açarken, hayatın üçüncü senesinden itibaren sebebi meçhul sara, en önemli havale sebebi haline gelir. Bu devredeki ve oyun çocukluğu devresindeki diğer havale sebepleri arasında; doğuştan beyin hastalıkları, doğumun yol açtığı ve sonradan olan beyin hasarları, enfeksiyon hastalıkları, kurşun zehirlenmesi, beyin urları ve ilaç zehirlenmeleri de önemli yer tutar.
Yetişkinlerdeki havale sebepleri arasında kadınlarda gebelik zehirlenmesi, sebebi meçhul sara, kafa
içinin ur, kanama gibi durumları, kan şekeri düşüklüğü, kan kalsiyum seviyesi dengesizliği en önemlileridir. Havaleler daha ziyade çocukluk dönemlerinde ortaya çıktığından bu dönemin en sık havale sebebi olan ateşli hastalıklara bağlı havaleleri daha teferruatlı incelemek icab eder.
Ateşli hastalıklara bağlı havalelere en çok altı ay ile üç yaş arasında rastlanır. Tıp dilindeki ismi “febril konvülsiyon” olan bu tip havalelere, erkek çocuklarında daha sık rastlanır. ailenin diğer fertlerinde de havaleler olması fazla görülmesinde etkili olabilir; yani irsi bir yatkınlık söz konusudur. Bu havalelerin en çok rastlanan sebebi, üst solunum yolunun ateşli hastalıklarıdır. Ateşe bağlı olarak ortaya çıkan havalelerde, ateşin çok yükselmesinden ziyade aniden yükselmesi rol oynar. Febril konvülsiyonlar oldukça kısa sürer. Bir dakikayı geçmesi nadirdir. Nöbetten sonra herhangi asabi, ruhi bir araz kalmaz.
ilk aylardaki bebeklerde tipik havale nöbetleri şeklinde ortaya çıkmayabilir. Bunlarda, sıçrama, ağızdan salya akması, gözlerin kayması, hareketsizlik, ağızda irade dışı çiğneme ve emme hareketleri şeklinde nöbetler ortaya çıkabilir. ilerleyen süt çocukluğu ve çocukluk devrelerinde ise tipik havale nöbetlerigörülür. Önce çocuğun kolları ve bacakları ani olarak kasılır, sonra, çırpınmalar başlar. Bu sırada şuur
kaybolur, gözler kayar, yüz solar, dilini ısırabilir, nefesini bir süre alamadığından morarır. Başlangıcı çığlık atarak olabilir, bu sırada gaitasını ve çişini kaçırabilir. Kısa süren bu tip bir havale nöbetinden sonra şaşkınlık ve birkaç saat sürebilen uyku durumu ortaya çıkabilir. Nöbetten sonra çocuk geçici bir süre için elini kolunu oynatamayabilir.
Havale için bünyesi müsait ve ailevi yatkınlığı olan çocuklarda nöbetler tekrarladıkça artık ateş yükselmeden de çocuk havale geçirmeye başlar. Tedbir alınmadığı takdirde bu tip çocuklarda nöbetler ilerki yaşlarda da devam eder ve sara hastalığı sözkonusu olur.
ilk defa ateşe bağlı havale geçiren çocuklarda beyin elektroansefalografisi ve diğer tetkikler tamamen normal çıkar. Ancak bunların yapılması havale sebebini diğerlerinden ayırd etmede işe yarar.
Havale geçirmekte olan çocuğun solunum yolları açık tutulmalıdır. Dilini ısırması önlenmeli, mümkünse hemen diazepam iğne yapılmalıdır. Ayrıca mevcut olan ateşli hastalığı da uygun antibiyotiklerle tedavi edilmelidir.
Havaleye yol açan ateşli hastalık dışı bir sebep tesbit edilirse, o da ortadan kaldırılmalıdır. ikinci defa havale geçiren çocuklara iki sene müddetle hekim kontrolünde nöbet önleyici ilaç verilmelidir. Özellikle küçük çocukları havalelerden korumak için ateş yükselince soymalı, soğuk kompreslerle ve ateş düşürücülerle ateşin yükselmesi önlenmelidir. Bu arada ateşli hastalığın tedavisi için de mutlaka bir hekime müracaat edilmelidir.
Daha ziyade yetişkinlerde rastlanan ve havale nöbetleri ile seyreden “sar’a hastalığı” çok önemli bir hastalıktır. (Bkz. Sara)