Konservatuvar Nedir? Müsiki eğitimi yapan okul, Darülelhan (Eserler Evi). Kökü italyanca (Conservatorio) kelimesine dayanmakta ve çalışma evi manasına gelmektedir. Rönesans devrinde hastahanelere veya bakımevlerine bağlı yetimler okulunda kilise müziği çalışmaları yapan konservatuvarlar meydana çıkmaya başladı. ilk ciddi konservatuvar; Paris’te 1795 senesinde Belediye Bando Şefi Bernard Sarratte tarafından kuruldu. Kurulan bu müzik evinin ismi, institut National de Musique idi. Sonraları bu isim italyancadan etkilenerek Conservatoire de Musique halini aldı.
Konservatuvar Nedir? Konservatuvar Ne Demek?
On dokuzuncu yüzyılda Fransa’da kurulan ve faaliyet gösteren konservatuvarlar, diğer Avrupa devletleri ve Amerika Birleşik Devletleri tarafından da örnek alındı. 1807’de Milano, 1811’de Prag, 1817’de Viyana, 1843’te Leipzig konservatuvarları faaliyete geçti. ABD’de Boston Konservatuvarı 1867’de, New York Milli Konservatuvarı 1885’te kuruldu.
Türkiye’de ilk konservatuvar istanbul’da Darülelhan adıyla 1913’te ittihat ve Terakki tarafından kuruldu. Daha sonra 1927’de bu kuruluş Belediye Konservatuvarı haline dönüştü. 1936’da ise Ankara’da Milli Eğitim Bakanlığına bağlı olarak Devlet Konservatuvarı faaliyetine başladı. 1958’de izmir’de 1971’de istanbul’da devlet konservatuvarları kuruldu. Ayrıca 1976’da ilki istanbul’da kurulan Türk Müziği Konservatuvarları açıldı ve zamanla sayısı arttı.
Konservatuvar Tanımı Nedir?
Kelime anlam olarak muhafaza eden, koruyan anlamındadır ve bir sanatın veya sanat dalının korunması, bu sanat dalının bir ekol haline getirilmesi olarak düşünülebilir. Bazı yorumlara göre sanatın korunması, güncel olarak yorumlanması ile mümkündür.
Konservatuvar eğitimi ve yapılanması genel olarak müzik üzerine kuruludur. Ancak bazı konservatuvarlarda müzik dışında dans, drama ve müzikal gibi eğitimleri içeren çalışmalar da bulunmaktadır.[5] Türkiye’de ise dünyadaki eğitime benzer şekilde genelde Müzik, Müzikoloji ve Sahne Sanatları adı altındaki bölümlerde eğitimler toplanmaktadır. Bu eğitimler kapsamında, sahne sanatlarının altında, bale, opera ve tiyatro gibi eğitimler de verilmektedir.
Konservatuvar Ve Akademi
Genel olarak Akdeniz havzasındaki ülkelerde yaygın olarak görülen ama dünyanın bütün ülkelerinde faaliyetini sürdüren konservatuvarlar ile akademik eğitim yapan kolej, üniversite ve enstitüler karşılaştırılmaktadır. Türkiye’de hem akademik eğitime devam eden üniversitelerde hem de üniversitelerin altında kurulmuş olan konservatuvarlarda aynı eğitimlerin yapıldığı görülmektedir. Bu ikilem, zaman zaman tartışmaları beraberinde getirmektedir.
Konservatuvarların en önemli özelliği, akademik çalışmaların yanında, öğrencilerin yüksek oranda uygulamaya yönelebilmesi ve profesyonel standartlarda ilgili sanatı uygulama geliştirme ve yayınlama şansını elde etmesidir. Akademik eğitimlerde izlenen ve toplu eğitimin aksine bazı sanat dallarındaki bireysel eğitim ancak konservatuvarlarda yakalanabilmektedir.
Konservatuvarların üniversite programlarından farkı ise genelde üniversite programlarında verilmekte olan ve müzik dışı, edebiyat, yabancı diller, tarih, ve hatta matematik gibi akademik eğitimlerin zorunlu olmamasıdır.
Sonuç olarak Türkiye’de her iki akım olan konservatuvar programları ve üniversitelerin ilgili programları arasında belirli bir denge elde edilmiştir.
Konservatuvara Öğrenci Kabulü
Bazı bölümleri en geç ortaokul, bazı bölümleri ise liseden sonra üniversite seviyesinde öğrenci kabul etmektedir. Her seviyeden öğrenci kabulü için jüri karşısında yeteneğe dayalı bir sınav vermek gerekmektedir. Üniversite seviyesindeki kabul için, öğrnecilerin lise mezuniyeti ardından ÖSYM tarafından yapılan sınavlarda belirli bir başarı elde etmesi gerekmektedir. Ardından istenilen bölümün yetenek sınavına girilerek bir jüri değerlendirmesine tabi tutulurlar. Başarılı olan öğrenciler bölüme kabul edilir.